213 yazdı:Roger Waters'ın ayrı bi atmosferi var bence..
"roger'ın hadi show yapalım tavrı ile david'in hadi müzük yapalım tavrı" der bikitapta ama ben katılmam...roger ile david arasındaki fark pigs ile dogs arasındaki farktır...
Pink Floyd
-
kid_a_came_back
- Üye
- Mesajlar: 92
- Kayıt: 16 Oca 2005 01:00
- Konum: bilmem nerden?
-
demakrotive
- Müdavim Üye
- Mesajlar: 573
- Kayıt: 16 Oca 2005 01:00
- Konum: Ankara - Balıkesir
Lily yazdı:radiohead'in bence iki tane beyni var...thom ve jonny greenwood.O da inanılmaz işler yapıo.Bence ikisi de eşit.Hatta bazen bana göre Jonny'nin üstün geldii yerler bile oluo.NEyse konu Radiohead diil.bulletproof yazdı:bkz___radiohead/thom yorke
evet haklısın...
şıp şıp şıp şıp şıp şıp... (damlaya,damlaya damlaya damlaya damlaya..) okyanus oldum dum dum dum dum dum tak dum ta tak..
kid_a_came_back yazdı:213 yazdı:Roger Waters'ın ayrı bi atmosferi var bence..
"roger'ın hadi show yapalım tavrı ile david'in hadi müzük yapalım tavrı" der bikitapta ama ben katılmam...roger ile david arasındaki fark pigs ile dogs arasındaki farktır...
aslında kesinlikle
Boşlukta kemiklerin kanattığı karanlık; Sürekli geceye bölünen saatlerin asıldığı yer. Kıyı boyunca çalınan sabah:Esrik tin.Sehpada unuttum başımı, us yitik..
Adamlar mükemmel beni benden alırlar. David Gilmour'u da inanılmaz severim. Impulse albümünün kayıtlarını yaptıkları konser kesinlikle inanılmazdı. Gilmour'un karizması Waters abim olmadan bile tek başına yetiyor bu kesindi. Hele ki çoğu kişiye göre wish you were here 'ı Waters 'tan bile iyi söyledi... Barret ve Waters a saygım sonsuz kimse yanlış anlamasın ama Gilmour'u tek geçerim...
-
demakrotive
- Müdavim Üye
- Mesajlar: 573
- Kayıt: 16 Oca 2005 01:00
- Konum: Ankara - Balıkesir
lpfn_ney yazdı:bu kadar iyi bi tarihi olan (syd meselesi haric) bu kadar anlam lı sozleri olan baska bi grup var mı bilemicem!onlar efsaneler!
syd meselesinden ve onun ayrılışından başka grup tarihinde daha kötü şeyler de oldu
mesela roger waters the wall ın kayıtlarının hepsini kendisi yaptığı için (belki gilmour biraz hariç) ve diğer grup üyelerine sadece akorlar kaldığında richard wrightla görüşüp kendisinin gruptan ayrılmasını istemişti çünkü grubun tüm şöhretinin kendisinde olmasını istiyordu ve grubunda devasa boyutta bir borcu olduğu için rick bunu kabul etmek zorunda kaldı....
tüm bu üzücü olaylara ve çalkantılara rağmen floyd bir efsanedir.
ve ben o grupta en çok gilmouru severim...
şıp şıp şıp şıp şıp şıp... (damlaya,damlaya damlaya damlaya damlaya..) okyanus oldum dum dum dum dum dum tak dum ta tak..
-
kozmik_peri
- Müdavim Üye
- Mesajlar: 1917
- Kayıt: 12 Kas 2003 01:00
- Konum: Ankara
-
demakrotive
- Müdavim Üye
- Mesajlar: 573
- Kayıt: 16 Oca 2005 01:00
- Konum: Ankara - Balıkesir
geçen Gilmour'un "meltdown" başlıklı konserini dinledim. Muhteşemdi. Genel olarak akustik bi grup toplamış. 2 gitar (kendisi dahil) kontrbas, davul ve perküsyonlar, 1 cello, piano, 1 korangle ve bi de saksafon. Valla muhteşemdi..
Everything under the sun is in tune, but the sun is eclipsed by the moon.
-
legorlowarg
- Üye
- Mesajlar: 2
- Kayıt: 19 Şub 2005 01:00
- Konum: bursa
-
willow_rosenberg
- Üye
- Mesajlar: 187
- Kayıt: 14 Haz 2004 00:00
- Konum: su çok güzel gelsenize
"high hopes" adlı yüce şarkının türkçesidir bu gördüğünüz:
gençliğimizi geçirdiğimiz ufkun ötesinde
mucizelerin ve mıknatısların dünyasında
düşüncelerimiz ısrarla yolunu yitirdi ve sınırsız
bölünme çanları çınlamaya başladı
uzun yoldan ilerde ve geçitten hemen aşağıda
hala karşılaşırlar mı rasgele
ayak izlerimiz yarım yamalak şeritler oluşturmuştu orda
zaman düşlerimizi alıp götürmeden önce işlekti
toprakta bizle eşit olmaya çalışan sayısız küçük yaratıgı terkediş
ardından ağır çürümelerle tükettiğimiz bir hayat
çimenler daha yeşildi orda
ışık bir ayrı parlak
arkadaşlar çevirdiğinde etrafını
yani mucize gecelerinde
kor rengi köprülerin arkasındaki kızıllığa bakış
diğer tarafın nasılda yeşil olduğunun gözümüze çarpması
adımlar ilerlese de uyurgezer halde geri dönerdik
biraz da iç akının gücüyle sürükleniş
bayrak çekilmiş yüksek yerlerde
bu dünya denen rüyanın baş döndüren doruklarına ulaşırdık
arzular ve hırslar ayağa dolaştığında
tatmin edilemeyen bir açlık başlar
bitkin gözlerimiz hala ufukta başıboş dolaşır
bu yolda uzun zaman harcamamıza rağmen
çimenler daha yeşildi
ışık daha parlaktı
tadı daha hoştu
mucize gecelerin
arkadaşlarla birlikte
gün ağarırken de ısıtırdı
ve sonsuz bir nehirde akıp giderdi su...
forever and ever...
(http://sozluk.sourtimes.org/ sitesinde daha çok bilgi bulabilirsiniz.zaten ordan alıntı.)
gençliğimizi geçirdiğimiz ufkun ötesinde
mucizelerin ve mıknatısların dünyasında
düşüncelerimiz ısrarla yolunu yitirdi ve sınırsız
bölünme çanları çınlamaya başladı
uzun yoldan ilerde ve geçitten hemen aşağıda
hala karşılaşırlar mı rasgele
ayak izlerimiz yarım yamalak şeritler oluşturmuştu orda
zaman düşlerimizi alıp götürmeden önce işlekti
toprakta bizle eşit olmaya çalışan sayısız küçük yaratıgı terkediş
ardından ağır çürümelerle tükettiğimiz bir hayat
çimenler daha yeşildi orda
ışık bir ayrı parlak
arkadaşlar çevirdiğinde etrafını
yani mucize gecelerinde
kor rengi köprülerin arkasındaki kızıllığa bakış
diğer tarafın nasılda yeşil olduğunun gözümüze çarpması
adımlar ilerlese de uyurgezer halde geri dönerdik
biraz da iç akının gücüyle sürükleniş
bayrak çekilmiş yüksek yerlerde
bu dünya denen rüyanın baş döndüren doruklarına ulaşırdık
arzular ve hırslar ayağa dolaştığında
tatmin edilemeyen bir açlık başlar
bitkin gözlerimiz hala ufukta başıboş dolaşır
bu yolda uzun zaman harcamamıza rağmen
çimenler daha yeşildi
ışık daha parlaktı
tadı daha hoştu
mucize gecelerin
arkadaşlarla birlikte
gün ağarırken de ısıtırdı
ve sonsuz bir nehirde akıp giderdi su...
forever and ever...
(http://sozluk.sourtimes.org/ sitesinde daha çok bilgi bulabilirsiniz.zaten ordan alıntı.)
bana arkadaşlarım kısaca "bi saniye gider misin özel bişey konuşucaz" derler.
-
kid_a_came_back
- Üye
- Mesajlar: 92
- Kayıt: 16 Oca 2005 01:00
- Konum: bilmem nerden?
willow_rosenberg yazdı:"high hopes" adlı yüce şarkının türkçesidir bu gördüğünüz:
gençliğimizi geçirdiğimiz ufkun ötesinde
mucizelerin ve mıknatısların dünyasında
düşüncelerimiz ısrarla yolunu yitirdi ve sınırsız
bölünme çanları çınlamaya başladı
uzun yoldan ilerde ve geçitten hemen aşağıda
hala karşılaşırlar mı rasgele
ayak izlerimiz yarım yamalak şeritler oluşturmuştu orda
zaman düşlerimizi alıp götürmeden önce işlekti
toprakta bizle eşit olmaya çalışan sayısız küçük yaratıgı terkediş
ardından ağır çürümelerle tükettiğimiz bir hayat
çimenler daha yeşildi orda
ışık bir ayrı parlak
arkadaşlar çevirdiğinde etrafını
yani mucize gecelerinde
kor rengi köprülerin arkasındaki kızıllığa bakış
diğer tarafın nasılda yeşil olduğunun gözümüze çarpması
adımlar ilerlese de uyurgezer halde geri dönerdik
biraz da iç akının gücüyle sürükleniş
bayrak çekilmiş yüksek yerlerde
bu dünya denen rüyanın baş döndüren doruklarına ulaşırdık
arzular ve hırslar ayağa dolaştığında
tatmin edilemeyen bir açlık başlar
bitkin gözlerimiz hala ufukta başıboş dolaşır
bu yolda uzun zaman harcamamıza rağmen
çimenler daha yeşildi
ışık daha parlaktı
tadı daha hoştu
mucize gecelerin
arkadaşlarla birlikte
gün ağarırken de ısıtırdı
ve sonsuz bir nehirde akıp giderdi su...
forever and ever...
(http://sozluk.sourtimes.org/ sitesinde daha çok bilgi bulabilirsiniz.zaten ordan alıntı.)
zaten en sevdiğim üyelerden biriydin gözümde birkaç kat daha büyüdün...
ferman moderatörün dağlar bizimdir...
-
kid_a_came_back
- Üye
- Mesajlar: 92
- Kayıt: 16 Oca 2005 01:00
- Konum: bilmem nerden?
-
willow_rosenberg
- Üye
- Mesajlar: 187
- Kayıt: 14 Haz 2004 00:00
- Konum: su çok güzel gelsenize
kid_a_came_back yazdı:213 yazdı:kid a came black adlı şahsiyetin gözünde 1 kaç kat daha büyümek dünyanın en önemli bir kaç olayından biri olsa gerek
sen klavyede yazı yazmayı öğrendikten sonra seninle tartışabilirim...belki...
peki söylediklerini dikkate alıcam..belki seninde gözüne gireriz
Boşlukta kemiklerin kanattığı karanlık; Sürekli geceye bölünen saatlerin asıldığı yer. Kıyı boyunca çalınan sabah:Esrik tin.Sehpada unuttum başımı, us yitik..
