isteyen gelir ardımdan,bi damla gözyaşımı toplayıp yoldan..bana teslim etmeye.. emaneti aldıktan sora yakarım ben..anım olsun istemiyorum tebessümlen..
bi arkdasım bana yazmıştı kitapdan deil yani ama idare edin işte
the dreams in which im dying are the best ive ever had
herhangi_biri yazdı:Sevmek nedir(?) biliyor musun?? ; özlem, acı, hüzün, severken yokluguna alımsak ve hiç anlamadan gözünden akan bir yaş sevgin için yaşa onun için savaş .
supermıs cok hosuma gıttı be
ben bir mülteciyim
kendi yüreğimden başka
sığınacak yerim yok yurdum yok
tüm kitapların arasında kurutulup saklanan
anılarla dolu bir yerdeyim....
yüz milyonluk bir zengin olsaydım,herhalde en eski elbiseler giyerek beni en degersiz hemen hemen sadaka isteyen bir dilenci sanmalarından büyük haz duyardım.kendimin kim oldugunu bilmek bana yeter de artardı bile.
"... bak artık ağlamıyorum, kendimi öldüreceğimden korkuyorlardı, kendini öldürmek başka nasıl olabilir ki, içindeki coşkuyu, içindeki çocukluğu, içindeki mutluluğu, içindeki herşeyerağmenkendiniverişi öldürmekten başka nasıl olabilir ki?"
...güzel, renkli bir dünya ile oynayan , her yerde evindeymiş gibi davranan , düşü ve fantezilerinin el değmemiş ormanlarına olduğu kadar, hayvanlara ve bitkilere de zaman ayıran, yeteneklerinden ve gücünden dolayı mutluluk duyan , için için yanan arzularından ötürü , bıkmak bir yana, büyük bir keyif içinde olan mutlu ve canlı bir çocuktum...
....aynı yerde başka uzun saatler de geçirdim, akşamları yanmakta olan bir mum kalıntısının ışığı altında, sıcak gözlerinden uyku akan hayvanların yanında, yalnız ya da bir arkadaşımla, görkemli defineler çıkarıp, sihirli kankurutan otunun kökünü bulup, mutsuzları kurtarıp, haydutları yola getirip, tutsakları özgürlüğe kavuşturup, korsan kaleleri yıkıp, hainleri çarmıha gerdirip, asi derebeylerini affedip, padişahın kızının gönlünü kazanıp, hayvanların dilinden anlayıp, kurtarılmayı bekleyen bu dünya sayesinde zaferler kazanmış bir şövalyenin özelliklerine sahip olmayı planlıyordum..
ben yirmi bir yaşına kadar hiç hata yapmamıştım ama mutluluğu da bulamamıştım.çünkü kurulan hiç bir mantıklı denklemde yer alamayacak kadar garip düşünceler geiyordu içimde.sonra bir sürü hata yaptım.yüzlerce.en küçüğünden en büyüğüne kadar.bir çok azman yeğet geçtim mutluluğa.belki daha az düşünseydim dokunabilirdim o sürekli duyguya,ama mutluluğun,tatmin olmanın bir göz kırpması kadar kısa sürdüğünü anlamam zor olmadı.uğruna hatalardan kaçınılıcak bir bok değildi mutluluk.
kinyas ve kayra-hakan gunday
the dreams in which im dying are the best ive ever had