Gündem
- kindmonster
- Müdavim Üye
- Mesajlar: 1115
- Kayıt: 14 Haz 2006 00:00
- İletişim:
Nikâhsız düğünde kimsesizler eğlendi
Evlenmekten vazgeçen damat Boğaz'daki 80 bin YTL'lik davete kimsesizleri çağırdı. Çeşitli yurtlardan 350 yaşlı, genç ve çocuk o gece gönüllerince eğlendi. 10 bin YTL'ye diktirilen gelinlik hayır kurumuna bağışlandı..
Günlerden cumartesi... Yer; İstanbul'un Boğaz'daki en gözde ve en pahalı düğün mekanlarından biri... Saat 19.00'dan itibaren mekana tek tek davetliler gelmeye başlıyor. Kimi yaşlı amcalar koluna girdiği kişiden destek alıyor, kimi çocuklar sağa sola koşturuyor. Görüntü sıradan bir düğünü andırıyor ama ortada ne düğün sahipleri, ne de gelinle damat var. Aslına bakarsanız düğüne gelen konukların da gelinle damadı tanıdığı yok... Davetliler otobüslerle, grup halinde, bir gün önce apar topar davet edildikleri bu mekanın eşsiz manzarasında yemek yiyip eğlenmenin hevesinde. Konukların profilleri de ilginç: yaşlı amcalar, teyzeler, delikanlılar, küçük çocuklar...
NİYE TOPLANDIK?
Konuklar mekana gelmişler ama neden burada olduklarının farkında değiller. Son derece şık hazırlanmış masalara yerleştikten sonra yaşlı teyzelerden biri bana eğilip soruyor: "Kızım bizi burada niye topladılar?" Ben de zeytinyağlı ve somondan oluşan başlangıç tabağını beklediğimiz esnada Semiha Şakir Huzurevi'nde kalan bu teyzeye durumu izah ediyorum: Cumartesi gecesi düğünü olması planlanan gelinle damat düğüne beş gün kala kavga edip ayrılınca düğün iptal oluyor. Yaklaşık 80 bin YTL tutan ve 400 davetlinin konuk olacağı düğünün iptal olması mekan sahiplerinin düğüne harcanacak paranın 50 bin YTL'sini talep etmesine engel olmuyor. Damadın ailesi düşünüp taşınıyor, "Ha 50 bin YTL vermişim ha 80 bin" diyerek düğün yemeğini iptal etmiyor. Daha orijinal bir fikirle söz konusu yemekle bir hayır işlemeye karar veriyorlar.
ÇOK İYİ OLMUŞ
İptal edilen düğün yemeğine, İstanbul'un dört bir yanındaki devlete bağlı Darülaceze'deki yaşlılar, kimsesizler yurdu ve yetiştirme yurdundaki gençler, çocuklar davet ediliyor. Tüm bu organizasyon projenin orijinalliğine hayran olan Vali Yardımcısı sayesinde bir günde tamamlanıyor. Darülaceze 350 kişilik grubu bir günde hazır ediyor, otobüsler ayarlanıyor ve gelin ve damatsız düğün tam bir eğlenceye dönüşüyor. Masadaki teyze hikayeyi şaşırarak dinliyor ama aklına geleni de hemen söyleyiveriyor: "Aman iyi olmuş bizde bu vesileyle eğleniyoruz" diyor ve kahkahayı patlatıyor. Düğünü iptal etmeyerek böylesine hayırlı bir işe imza atan damadın ailesinden bir temsilci yemekteydi. Ve davranışının bu tür durumlar başından geçenlere örnek olmasını diledi. Üstelik iptal edilmeyen sadece düğün yemeği değildi, 12 bin YTL verilerek kiralanan orkestrada tam kadro gelinle damat yerine, yeni konuklara hoş vakit geçirtmeye gelmişti, öyle de oldu.
HERKES DANS ETTİ
Başlangıç tabağının ardından, ıspanaklı krep yendi, üstüne mantarlı dana bonfileyle yemek faslı bitince herkes kendini müziğin ritmine kaptırdı. Hayatında böyle bir mekanda yemek yeme, eğlenme şansı olmayan teyzeler, amcalar, delikanlılar, genç kızlar ve çocuklar hayatlarının en güzel gecelerinden birini yaşadı.
KAYIK İPTAL
Damat tarafının iptal olan düğüne dair orijinal fikirleri bununla sınırlı değildi. Türkiye'nin en ünlü modacılarından birine 10 bin Euro'ya diktirilen gelinlik de bir hayır kurumuna bağışlandı. Gelinlik ihtiyacı olan bir geline verilecek, kullanıldıktan sonra geri alınacak, kuru temizleme yapıldıktan sonra tekrar bir başka ihtiyacı olan geline verilecek. Gecenin sonunda öğrendim ki düğüne dair iptal edilen tek şey: Gelinle damadı mekana taşıyacak Sadabad kayığı olmuş
kaynak:ensonhaber.com
Evlenmekten vazgeçen damat Boğaz'daki 80 bin YTL'lik davete kimsesizleri çağırdı. Çeşitli yurtlardan 350 yaşlı, genç ve çocuk o gece gönüllerince eğlendi. 10 bin YTL'ye diktirilen gelinlik hayır kurumuna bağışlandı..
Günlerden cumartesi... Yer; İstanbul'un Boğaz'daki en gözde ve en pahalı düğün mekanlarından biri... Saat 19.00'dan itibaren mekana tek tek davetliler gelmeye başlıyor. Kimi yaşlı amcalar koluna girdiği kişiden destek alıyor, kimi çocuklar sağa sola koşturuyor. Görüntü sıradan bir düğünü andırıyor ama ortada ne düğün sahipleri, ne de gelinle damat var. Aslına bakarsanız düğüne gelen konukların da gelinle damadı tanıdığı yok... Davetliler otobüslerle, grup halinde, bir gün önce apar topar davet edildikleri bu mekanın eşsiz manzarasında yemek yiyip eğlenmenin hevesinde. Konukların profilleri de ilginç: yaşlı amcalar, teyzeler, delikanlılar, küçük çocuklar...
NİYE TOPLANDIK?
Konuklar mekana gelmişler ama neden burada olduklarının farkında değiller. Son derece şık hazırlanmış masalara yerleştikten sonra yaşlı teyzelerden biri bana eğilip soruyor: "Kızım bizi burada niye topladılar?" Ben de zeytinyağlı ve somondan oluşan başlangıç tabağını beklediğimiz esnada Semiha Şakir Huzurevi'nde kalan bu teyzeye durumu izah ediyorum: Cumartesi gecesi düğünü olması planlanan gelinle damat düğüne beş gün kala kavga edip ayrılınca düğün iptal oluyor. Yaklaşık 80 bin YTL tutan ve 400 davetlinin konuk olacağı düğünün iptal olması mekan sahiplerinin düğüne harcanacak paranın 50 bin YTL'sini talep etmesine engel olmuyor. Damadın ailesi düşünüp taşınıyor, "Ha 50 bin YTL vermişim ha 80 bin" diyerek düğün yemeğini iptal etmiyor. Daha orijinal bir fikirle söz konusu yemekle bir hayır işlemeye karar veriyorlar.
ÇOK İYİ OLMUŞ
İptal edilen düğün yemeğine, İstanbul'un dört bir yanındaki devlete bağlı Darülaceze'deki yaşlılar, kimsesizler yurdu ve yetiştirme yurdundaki gençler, çocuklar davet ediliyor. Tüm bu organizasyon projenin orijinalliğine hayran olan Vali Yardımcısı sayesinde bir günde tamamlanıyor. Darülaceze 350 kişilik grubu bir günde hazır ediyor, otobüsler ayarlanıyor ve gelin ve damatsız düğün tam bir eğlenceye dönüşüyor. Masadaki teyze hikayeyi şaşırarak dinliyor ama aklına geleni de hemen söyleyiveriyor: "Aman iyi olmuş bizde bu vesileyle eğleniyoruz" diyor ve kahkahayı patlatıyor. Düğünü iptal etmeyerek böylesine hayırlı bir işe imza atan damadın ailesinden bir temsilci yemekteydi. Ve davranışının bu tür durumlar başından geçenlere örnek olmasını diledi. Üstelik iptal edilmeyen sadece düğün yemeği değildi, 12 bin YTL verilerek kiralanan orkestrada tam kadro gelinle damat yerine, yeni konuklara hoş vakit geçirtmeye gelmişti, öyle de oldu.
HERKES DANS ETTİ
Başlangıç tabağının ardından, ıspanaklı krep yendi, üstüne mantarlı dana bonfileyle yemek faslı bitince herkes kendini müziğin ritmine kaptırdı. Hayatında böyle bir mekanda yemek yeme, eğlenme şansı olmayan teyzeler, amcalar, delikanlılar, genç kızlar ve çocuklar hayatlarının en güzel gecelerinden birini yaşadı.
KAYIK İPTAL
Damat tarafının iptal olan düğüne dair orijinal fikirleri bununla sınırlı değildi. Türkiye'nin en ünlü modacılarından birine 10 bin Euro'ya diktirilen gelinlik de bir hayır kurumuna bağışlandı. Gelinlik ihtiyacı olan bir geline verilecek, kullanıldıktan sonra geri alınacak, kuru temizleme yapıldıktan sonra tekrar bir başka ihtiyacı olan geline verilecek. Gecenin sonunda öğrendim ki düğüne dair iptal edilen tek şey: Gelinle damadı mekana taşıyacak Sadabad kayığı olmuş
kaynak:ensonhaber.com
İşsizlik başa bela,kahrolsun bankalar..
Bilkent Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ergun Özbudun ve altı akademisyence hazırlanan anayasa taslağının ayrıntıları netleşiyor.
Taslak metinde Anayasanın 42nci maddesinden Atatürk ilke ve inkılaplarına göre eğitim esasının kaldırıldığı ortaya çıktı. Akşam gazetesi'nin haberine göre, maddenin Kürtçe eğitimin seçmeli ders olarak okutulmasını ve yükseköğretimde türbanın kullanılmasını sağlayacak şekilde düzenleneceği biliniyordu.
LAİKLİK YALNIZ KALDI
Anayasanın Eğitim ve öğrenim hakkı ve ödevi başlıklı 42nci maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan Eğitim ve öğretim, Atatürk ilke ve inkılapları doğrultusunda, çağdaş bilim ve eğitim esaslarına göre, devletin gözetim ve denetiminde yapılır maddesi, Eğitim ve öğretim, laik ve demokratik ilkelere uygun olarak, çağdaş bilim esaslarına göre yapılır şeklinde değiştiriliyor. Böylece, eğitimde sadece laiklik ilkesi dikkate alınıyor.
Anayasada türban yasak değil ki zaten
AKPnin Dengir Mir Mehmet Fırat başkanlığındaki 10 kişilik Sivil Anayasa Komisyonu, taslağı görüşmeye başladı. AKP Genel Başkan Yardımcısı Fırat, Sivil Anayasa ile ilgili basına açıklama yaptı. Fırat şöyle konuştu: Meclisten hangi oyla çıkarsa çıksın, halk oylamasına sunulacak. Nihai taslak toplumun katkısıyla ortaya çıkacak. Yapılacak katkılardan sonra Türkiye modern bir Anayasaya sahip olacaktır. Yeni Anayasa taslağı 1982 Anayasasına göre daha özgürlükçü. Yargının bağımsızlığı ve hızı artacak. Bir hafta içinde çalışmalarımızı tamamlarız, daha sonra taslağı hazırlayan bilim adamlarını çağıracağız. En geç ay sonunda metin ortaya çıkacaktır. Anayasada türban yasağı yok. Bu nedenle Yeni Anayasayı türban yasağını kaldırmak için hazırlıyorlar gibi bir yorumu doğru bulmuyorum. Bu konunun türban meselesine indirgenmesi çok yanlış. Türbanın yasaklanmasıyla ilgili üniversitelerde bir yönetmelik bulunuyor. Yoksa Anayasada yer almıyor.
Yüce Divana temyiz
Tasarıya göre, TBMM Başkanı ve Genelkurmay Başkanı Yüce Divanda yargılanabilecek. Yüce Divanın Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay üyeleri arasından seçilecek 10 kişiden oluşması öngörülüyor. Başkanlığını da Yargıtay Başkanının yapması düşünülüyor. Yüce Divan kararlarına temyiz yolu açılırken, incelemeyi, Anayasa Mahkemesi ve Yargıtayın geriye kalan üyelerinin yapması öneriliyor.
Taslak metinde Anayasanın 42nci maddesinden Atatürk ilke ve inkılaplarına göre eğitim esasının kaldırıldığı ortaya çıktı. Akşam gazetesi'nin haberine göre, maddenin Kürtçe eğitimin seçmeli ders olarak okutulmasını ve yükseköğretimde türbanın kullanılmasını sağlayacak şekilde düzenleneceği biliniyordu.
LAİKLİK YALNIZ KALDI
Anayasanın Eğitim ve öğrenim hakkı ve ödevi başlıklı 42nci maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan Eğitim ve öğretim, Atatürk ilke ve inkılapları doğrultusunda, çağdaş bilim ve eğitim esaslarına göre, devletin gözetim ve denetiminde yapılır maddesi, Eğitim ve öğretim, laik ve demokratik ilkelere uygun olarak, çağdaş bilim esaslarına göre yapılır şeklinde değiştiriliyor. Böylece, eğitimde sadece laiklik ilkesi dikkate alınıyor.
Anayasada türban yasak değil ki zaten
AKPnin Dengir Mir Mehmet Fırat başkanlığındaki 10 kişilik Sivil Anayasa Komisyonu, taslağı görüşmeye başladı. AKP Genel Başkan Yardımcısı Fırat, Sivil Anayasa ile ilgili basına açıklama yaptı. Fırat şöyle konuştu: Meclisten hangi oyla çıkarsa çıksın, halk oylamasına sunulacak. Nihai taslak toplumun katkısıyla ortaya çıkacak. Yapılacak katkılardan sonra Türkiye modern bir Anayasaya sahip olacaktır. Yeni Anayasa taslağı 1982 Anayasasına göre daha özgürlükçü. Yargının bağımsızlığı ve hızı artacak. Bir hafta içinde çalışmalarımızı tamamlarız, daha sonra taslağı hazırlayan bilim adamlarını çağıracağız. En geç ay sonunda metin ortaya çıkacaktır. Anayasada türban yasağı yok. Bu nedenle Yeni Anayasayı türban yasağını kaldırmak için hazırlıyorlar gibi bir yorumu doğru bulmuyorum. Bu konunun türban meselesine indirgenmesi çok yanlış. Türbanın yasaklanmasıyla ilgili üniversitelerde bir yönetmelik bulunuyor. Yoksa Anayasada yer almıyor.
Yüce Divana temyiz
Tasarıya göre, TBMM Başkanı ve Genelkurmay Başkanı Yüce Divanda yargılanabilecek. Yüce Divanın Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay üyeleri arasından seçilecek 10 kişiden oluşması öngörülüyor. Başkanlığını da Yargıtay Başkanının yapması düşünülüyor. Yüce Divan kararlarına temyiz yolu açılırken, incelemeyi, Anayasa Mahkemesi ve Yargıtayın geriye kalan üyelerinin yapması öneriliyor.
sleeping with the earth my dying bride
- kozmik_peri
- Müdavim Üye
- Mesajlar: 1917
- Kayıt: 12 Kas 2003 01:00
- Konum: Ankara
- demakrotive
- Müdavim Üye
- Mesajlar: 573
- Kayıt: 16 Oca 2005 01:00
- Konum: Ankara - Balıkesir
"sivil anayasa" - "renksiz anayasa" - "şeffaf anayasa" ..
bütün bu terimlerin arkasına sığınılarak "Atatürk'ün ağırlığı" anayasadan silinmeye çalışılıyor..
önce anayasadan sonra benliklerden..
sonra da bunu 46,6'ya güvenerek referanduma sunarak "biz tasarladık,siz benimsediniz" diyecekler..
üzülerek söylüyorum ki böyle ufak tefek gibi görünen bir takım değişikliklere malesef büyük çoğunluk dikkat etmeyecektir - ki inşallah yanılırım -
bunun akabindeki yıllarda "yeni anayasanın yeni düzenlemerine" bağlı kalınarak eğitim ve öğretim yeni düzenlemeye göre yer yer törpülenip yer yer olağan süreçte yapılmamış ilavelerle desteklenerek istedikleri değişim gerçekleşecek - ki inşallah bunda da yanılırım -
***
ha sahi bu arada 15:00'da AKP'nin cumhurbaşkanı seçiliyor ...
isteyen "yeni cumhurbaşkanımız" da diyebilir..
ben demiyorum.
bütün bu terimlerin arkasına sığınılarak "Atatürk'ün ağırlığı" anayasadan silinmeye çalışılıyor..
önce anayasadan sonra benliklerden..
sonra da bunu 46,6'ya güvenerek referanduma sunarak "biz tasarladık,siz benimsediniz" diyecekler..
üzülerek söylüyorum ki böyle ufak tefek gibi görünen bir takım değişikliklere malesef büyük çoğunluk dikkat etmeyecektir - ki inşallah yanılırım -
bunun akabindeki yıllarda "yeni anayasanın yeni düzenlemerine" bağlı kalınarak eğitim ve öğretim yeni düzenlemeye göre yer yer törpülenip yer yer olağan süreçte yapılmamış ilavelerle desteklenerek istedikleri değişim gerçekleşecek - ki inşallah bunda da yanılırım -
***
ha sahi bu arada 15:00'da AKP'nin cumhurbaşkanı seçiliyor ...
isteyen "yeni cumhurbaşkanımız" da diyebilir..
ben demiyorum.
şıp şıp şıp şıp şıp şıp... (damlaya,damlaya damlaya damlaya damlaya..) okyanus oldum dum dum dum dum dum tak dum ta tak..
Şüphesiz ki bugün Türkiye Cumhuriyeti Tarihi'nin en kara günlerinden biridir. Bugün gericilerin attığı en büyük adımın ilk günüdür. Bugün Atatürk ne diyorsa zıttını yapmayı ilke edinmiş insanların günüdür. Bu sözlerimi abartılı bulanlar sakın tepki göstermesin. Sadece bir kaç yıl sonra Türkiye'nin haline bakıp bu mesajımı hatırlasınlar. Benim değil, AKP'nin cumhurbaşkanı hayırlı olsun.
sleeping with the earth my dying bride
- demakrotive
- Müdavim Üye
- Mesajlar: 573
- Kayıt: 16 Oca 2005 01:00
- Konum: Ankara - Balıkesir
- houseofholy
- Müdavim Üye
- Mesajlar: 905
- Kayıt: 04 Oca 2007 01:00
- Konum: ankara
- İletişim:
- whatsername
- Müdavim Üye
- Mesajlar: 1072
- Kayıt: 28 Oca 2006 01:00
- houseofholy
- Müdavim Üye
- Mesajlar: 905
- Kayıt: 04 Oca 2007 01:00
- Konum: ankara
- İletişim:
dikkat çeken bir olay da Sezer in her konuda olduğu gibi devir teslim konusunda da mütevaziliğini göstermesi, medyayı törende istememesi, aşırılıktan kaçması.. gül ise cumhurbaşkanlığını bugün tüm yurdu ışıklandırarak ve ankarada 101 adet top atışı yaparak kutlayacak. bu kadar şatafat onlara yakışırdı zaten
herşey onun içinde, o herşeyin dışında..
- whatsername
- Müdavim Üye
- Mesajlar: 1072
- Kayıt: 28 Oca 2006 01:00
Aaa öyle demeyin.. Cumhuriyetin elden gitmesini, daha doğrusu onların eline geçmesini kutlayacaklar. Abdullah Gül bahane..houseofholy yazdı:dikkat çeken bir olay da Sezer in her konuda olduğu gibi devir teslim konusunda da mütevaziliğini göstermesi, medyayı törende istememesi, aşırılıktan kaçması.. gül ise cumhurbaşkanlığını bugün tüm yurdu ışıklandırarak ve ankarada 101 adet top atışı yaparak kutlayacak. bu kadar şatafat onlara yakışırdı zaten
Lasciate mi cantare
- whatsername
- Müdavim Üye
- Mesajlar: 1072
- Kayıt: 28 Oca 2006 01:00
evet dogrudur bu.. once mhp sonra chp nin itirazları dogrultusunda basladı bu.. ayrıca yuksek secim kurulu'nun yaptıgı acıklama da "biz de insanız, 11 yerine 1 yazmıs olabiliriz.. bu kadar ustumuze gelinmesin lutfen" seklindeydiwhatsername yazdı:Bu arada, İzmir'in seçim sonuçları kontrol edilmeye başlanmış gibi bir şey duydum. Doğruluk payı hakkında bir bilgi var mı?
- karpuz_agaci
- Müdavim Üye
- Mesajlar: 1063
- Kayıt: 20 Ağu 2005 00:00
- Konum: alamanyadaki gâvurlarin arasindan
- İletişim: