Gündem

[jonnathan]

Sezer onlara saygısızlık yapmıyor ki nereden nereye bağlıyorsun konuya ne alakası var. Tekrarlıyorum Çanakkale savaşı bir din savaşı değildir. Din savaşı olsa Almanya'yla neden müttefik olunurdu? Ha Çanakkale'de savaşan insanlar Müslümandı o ayrı konu.
Yeri gelmişken Çanakkale Savaşında bir çok "eğitimli" genç hayatını kaybetmiştir. Bu olayında ülkenin eğitimsizlerin eline düşmesinde çok büyük katkısı vardır...

Tuncer Cücenoğlu, Haldun Dormen vs. sizin okula gelip ne dedi bilemiyceğim o yüzden yorum yapamam. Olayları yorumlama kabileyetinden dolayı çok farklı şeyler anlatmış olabileceklerinide düşünmyor değilim... Elbette çözecektir ama umarım bunu ülkeyi kutuplaştırmaya götürmeden becerebilir...

[kozmik_peri]

söledim zaten size saçma gelebilir ama orda ölen insanlar yada başka cephede ölen insanlar atatürk için ölmedi çanakkalede atatürk e ait 1 tabur asker vardı o kadar...orda ölmenin amacı vatan,milletdin ve namusdur ok..benim dedemin babası ve onlarca arkadaşımın dedesinin babasıda millet ve din için savaşmışlar sen gelipte müslüman olan bu insanalr zamanında türkiyeyi kurtarılar bugun o adamlar o mücadeleyi vermeselrdi sezer orda olmazdı,hadi orda en azından zamanında mücadele eden adamalr vatan ve islam için yaptılar,ilk önce bu onlarada saygısızlıktır kişisel algılamam bu benim..

öncelikle Atatürk'e ait asker olayını kavrayamadım herkes vatan için savaşmıştı o zaman kişiye değil, savaş stratejilerinde başarılı olunabilmesi için kritik kararları almak zorunda olan bir komutan mutlaka bulunmak zorundadır Atatürk de bunu başarıyla yerine getirmiştir ki şu an Türkiye adında bir devlette yaşamaktayız.

söylediğin gibi çoğumuzun dedesinin babası o dönemde savaşmak durumundaydı biz şu an aynı fikirde olalım ya da olmayalım. Sezer nasıl o insanların kendini feda etmesi sonucu cumhurbaşkanı olduysa tayyip erdoğan ve gül de aynı insanlar sebebiyle şu anki konumundalar hatta bu zamana kadar devlet başına gelmiş herkes bir devletin kurulmuş olması sebebiyle burada..

madem şehitlere bu kadar önem veriyosun, veriyoruz şimdi doğuda pkk sebebiyle şehit olanların (ısıtıp ısıtıp sürmek istemiyorum ortaya ama) kelle, öcalanın sayın olması, hala bu insanlarla işbirliği içinde olunması ve hala bu duruma kalıcı bir çözümü bırakın tepki gösterilmemesinin gösterilse de kağıt üzerinde kalmasının sebebi nedir? dedelerimiz atalarımızdan bahsederken şu anki durumu küçümsemek de doğru olmaz diye düşünüyorum kaldı ki bizzat kendi babamın doğuda çatışmaya girmek zorunda kaldığını ve yanındaki askerlerin de şehit düştüğünü bilirim. hadi bizimki emekli oldu evinde oturmakta, şu anda hala aklı doğuda görev yapan akrabalarında olan binlerce insan var. kim içmiş kim içmemiş görüş ve saygı meselesidir evet ama düşünce üzerinde olan şeyler yerine şu an hala olmakta olan olayların üzerine çözüm getirilmeli öncelikle bence; çünkü oradaki insanların hiç biri senin annen türbanlı onunki değil şeklinde katledilmiyorlar..

[wolfali]

söledim zaten size saçma gelebilir ama orda ölen insanlar yada başka cephede ölen insanlar atatürk için ölmedi çanakkalede atatürk e ait 1 tabur asker vardı o kadar...orda ölmenin amacı vatan,milletdin ve namusdur ok..benim dedemin babası ve onlarca arkadaşımın dedesinin babasıda millet ve din için savaşmışlar sen gelipte müslüman olan bu insanalr zamanında türkiyeyi kurtarılar bugun o adamlar o mücadeleyi vermeselrdi sezer orda olmazdı,hadi orda en azından zamanında mücadele eden adamalr vatan ve islam için yaptılar,ilk önce bu onlarada saygısızlıktır kişisel algılamam bu benim..

öncelikle Atatürk'e ait asker olayını kavrayamadım herkes vatan için savaşmıştı o zaman kişiye değil, savaş stratejilerinde başarılı olunabilmesi için kritik kararları almak zorunda olan bir komutan mutlaka bulunmak zorundadır Atatürk'de bunu başarıyla yerine getirmiştir ki şu an Türkiye adında bir devlette yaşamaktayız.

söylediğin gibi çoğumuzun dedesinin babası o dönemde savaşmak durumundaydı biz şu an aynı fikirde olalım ya da olmayalım. Sezer nasıl o insanların kendini feda etmesi sonucu cumhurbaşkanı olduysa tayyip erdoğan ve gül de aynı insanlar sebebiyle şu anki konumundalar hatta bu zamana kadar devlet başına gelmiş herkes bir devletin kurulmuş olması sebebiyle burada..

madem şehitlere bu kadar önem veriyosun, veriyoruz şimdi doğuda pkk sebebiyle şehit olanların (ısıtıp ısıtıp sürmek istemiyorum ortaya ama) kelle, öcalanın sayın olması, hala bu insanlarla işbirliği içinde olunması ve hala bu duruma kalıcı bir çözümü bırakın tepki gösterilmemesinin gösterilse de kağıt üzerinde kalmasının sebebi nedir? dedelerimiz atalarımızdan bahsederken şu anki durumu küçümsemek de doğru olmaz diye düşünüyorum kaldı ki bizzat kendi babamın doğuda çatışmaya girmek zorunda kaldığını ve yanındaki askerlerin de şehit düştüğünü bilirim. hadi bizimki emekli oldu evinde oturmakta, şu anda hala aklı doğuda görev yapan akrabalarında olan binlerce insan var. kim içmiş kim içmemiş görüş ve saygı meselesidir evet ama düşünce üzerinde olan şeyler yerine şu an hala olmakta olan olayların üzerine çözüm getirilmeli öncelikle bence; çünkü oradaki insanların hiç biri senin annen türbanlı onunki değil şeklinde katledilmiyorlar..

+1923

[wolfali]

PKK'da ''harem'' itirafı!

HAKKARİ’nin Çukurca İlçesi’nde güvenlik güçlerine teslim olan Suriye uyruklu ‘Çiiya Zagros’ kod adlı PKK’lı terörist M.B. ilginç itiraflarda bulundu. Yaklaşık 5 ay örgütün dağ kadrosunda yer aldığını belirten M.B., PKK’nın sözde komutanlarının kadın teröristlerden kendilerine harem kurduklaranı söyledi. Birbirini seven erkek ve kadın teröristlere izin verilmediğini belirten M.B., örgüt içinde panik ve güvensizliğin hakim olduğunu kaydederek, “Mağaralarda aç ve susuz yaşıyorduk. Yatacak yerimiz ve zamanımız olmuyordu. Birçok örgüt mensubu da kaçmayı düşünüyor. Ben ailemi ve sevdiğim kızı özledim, bu yüzden kaçtım'' dedi.
Suriye’nin Halep şehrinde 21 Mart 2007’de düzenlenen Nevruz kutlamalarına katıldığı sırada tanıştığı PKK’lı teröristler tarafından kandırılarak Kuzey Irak’ta bulunan Gare kampına götürüldüğünü söyleyen M.B. ifadesinde örgütün dağ kadrosunda 5 ay kaldığını anlattı. Bir fırsatını bularak örgütten kaçmayı başardığını belirten M.B. önceki gün Çukurca İlçesi’ne gelerek güvenlik güçlerine teslim oldu. M.B. örgüt içinde insanlık dışı muamele yapıldığını, açlık ve sefalet içinde yaşadıklarını vurguladı. M.B. örgütün sözde komutanlarının kadın teröristleri kendi himayeleri altına aldığını ve mağaralarda harem kurduklarını kaydetti. Kadın ve erkek teröristlerin birbirine duygusal olarak yakınlaşmalarının yasak olduğunu belirten M.B. şöyle konuştu:
“Örgüte katıldığım günden beri kaçmayı düşünüyordum. Bana çok iyi şartlarda hayat yaşatacaklarını söylediler. Ancak gittikten sonra bunun böyle olmadığını gördüm. 3.5 ay boyunca silahlı eğitim gördüm. Kampta hayat şartları çok kötüydü. Yiyecek ve içecek çok az olduğundan karnımız doymuyordu. Günlük olarak sadece yufka ekmek ve peynir veriyorlardı. Gece gündüz ağır işlerde çalıştırılıyorduk. Banyo ve temizlik ihtiyaçlarımızı bile karşılayamıyorduk. Yatacak veya istirahat edecek kapalı bir yer yoktu. Mağaralarda yaşıyorduk. Örgüt içerisinde ibadete müsade edilmiyordu.'' Örgütte bulunan kadınların, örgütün üst düzey yöneticilerinin haremi gibi görüldüğünün altını çizen M.B. itiraflarını şöyle sürdürdü:
“Bizler kadınlara yaklaşamıyorduk bile. Örgüt içinde kadın ve erkeklerin birbirini sevmesi suçtu. Buna kesinlikle izin verilmiyordu. Sürekli gözetim altında tutuluyorduk. Kaçmaya çalışanlar yakalandıklarında bir veya iki ay süreyle mağara içinde hapsediliyordu. İkinci defa kaçıp yakalananları öldürülüyordu. Orada bulunan örgüt sorumluları hariç, tüm örgüt mensupları benim gibi kaçmayı istiyor. Örgütte kimse birbirine güvenmiyor ve moralleri hiç iyi değil. Ben oraya ailemle kavga ettiğim ve gidecek başka bir yerim olmadığı için gittim. Benim oradaki hayatım, daha önceki hayatımı özlemekle geçti. Beni, içinde bulunduğum psikolojik durumu kullanarak kandırdılar. Diğer örgüt üyelerine sesleniyorum. Gelin Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne sığının.'' Teslim olduktan sonra güvenlik güçlerinin kendisine çok iyi muamele ettiğini belirten M.B., Mehmetçiğin kendisine yemek verdiğini ve sigara çayını kendisiyle paylaştığını söyledi. 6 aydır ailesi ve sevdiği kızdan ayrı olduğunu ve onlara kavuşacağı günü hasretle beklediğini söyledi.

milliyet

[pardus]

PKK'da ''harem'' itirafı!

HAKKARİ’nin Çukurca İlçesi’nde güvenlik güçlerine teslim olan Suriye uyruklu ‘Çiiya Zagros’ kod adlı PKK’lı terörist M.B. ilginç itiraflarda bulundu. Yaklaşık 5 ay örgütün dağ kadrosunda yer aldığını belirten M.B., PKK’nın sözde komutanlarının kadın teröristlerden kendilerine harem kurduklaranı söyledi. Birbirini seven erkek ve kadın teröristlere izin verilmediğini belirten M.B., örgüt içinde panik ve güvensizliğin hakim olduğunu kaydederek, “Mağaralarda aç ve susuz yaşıyorduk. Yatacak yerimiz ve zamanımız olmuyordu. Birçok örgüt mensubu da kaçmayı düşünüyor. Ben ailemi ve sevdiğim kızı özledim, bu yüzden kaçtım'' dedi.
Suriye’nin Halep şehrinde 21 Mart 2007’de düzenlenen Nevruz kutlamalarına katıldığı sırada tanıştığı PKK’lı teröristler tarafından kandırılarak Kuzey Irak’ta bulunan Gare kampına götürüldüğünü söyleyen M.B. ifadesinde örgütün dağ kadrosunda 5 ay kaldığını anlattı. Bir fırsatını bularak örgütten kaçmayı başardığını belirten M.B. önceki gün Çukurca İlçesi’ne gelerek güvenlik güçlerine teslim oldu. M.B. örgüt içinde insanlık dışı muamele yapıldığını, açlık ve sefalet içinde yaşadıklarını vurguladı. M.B. örgütün sözde komutanlarının kadın teröristleri kendi himayeleri altına aldığını ve mağaralarda harem kurduklarını kaydetti. Kadın ve erkek teröristlerin birbirine duygusal olarak yakınlaşmalarının yasak olduğunu belirten M.B. şöyle konuştu:
“Örgüte katıldığım günden beri kaçmayı düşünüyordum. Bana çok iyi şartlarda hayat yaşatacaklarını söylediler. Ancak gittikten sonra bunun böyle olmadığını gördüm. 3.5 ay boyunca silahlı eğitim gördüm. Kampta hayat şartları çok kötüydü. Yiyecek ve içecek çok az olduğundan karnımız doymuyordu. Günlük olarak sadece yufka ekmek ve peynir veriyorlardı. Gece gündüz ağır işlerde çalıştırılıyorduk. Banyo ve temizlik ihtiyaçlarımızı bile karşılayamıyorduk. Yatacak veya istirahat edecek kapalı bir yer yoktu. Mağaralarda yaşıyorduk. Örgüt içerisinde ibadete müsade edilmiyordu.'' Örgütte bulunan kadınların, örgütün üst düzey yöneticilerinin haremi gibi görüldüğünün altını çizen M.B. itiraflarını şöyle sürdürdü:
“Bizler kadınlara yaklaşamıyorduk bile. Örgüt içinde kadın ve erkeklerin birbirini sevmesi suçtu. Buna kesinlikle izin verilmiyordu. Sürekli gözetim altında tutuluyorduk. Kaçmaya çalışanlar yakalandıklarında bir veya iki ay süreyle mağara içinde hapsediliyordu. İkinci defa kaçıp yakalananları öldürülüyordu. Orada bulunan örgüt sorumluları hariç, tüm örgüt mensupları benim gibi kaçmayı istiyor. Örgütte kimse birbirine güvenmiyor ve moralleri hiç iyi değil. Ben oraya ailemle kavga ettiğim ve gidecek başka bir yerim olmadığı için gittim. Benim oradaki hayatım, daha önceki hayatımı özlemekle geçti. Beni, içinde bulunduğum psikolojik durumu kullanarak kandırdılar. Diğer örgüt üyelerine sesleniyorum. Gelin Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne sığının.'' Teslim olduktan sonra güvenlik güçlerinin kendisine çok iyi muamele ettiğini belirten M.B., Mehmetçiğin kendisine yemek verdiğini ve sigara çayını kendisiyle paylaştığını söyledi. 6 aydır ailesi ve sevdiği kızdan ayrı olduğunu ve onlara kavuşacağı günü hasretle beklediğini söyledi.

milliyet

işte pkk ve pislikleri ve çoğuda türk vatandaşı ve içimzde yaşaynlarıda var sen bu ülkjenn ekmeğini suyunu ye iç sonra kalk ihanet et ve ben türk dğeil de çok adi ve şerefsiz kişiklerre sahipler ve hepsinn beyni yıkanmış....

[bad-dua]

[st_anger_07]

baba alıcan bu ortaçağ topuzlarından boyle uçları sivri toplanıcak metal arkadaşlarla bide bileğimizde koca seyit gücü yeahhhhghghg

[houseofholy]

Hackerlardan sitem dolu not:

Başbakanlığa ait olan http://www.basbakanlik.gov.tr adlı internet sitesi bir grup internet korsanı tarafından kırıldı.

THe_BeKiR (Yasli Kurt) , Ekin0x adlı korsanlar sitenin http://www.basbakanlik.gov.tr/docs/eturkiye bölümüne “Webmasterlara milyarlarca para verip site kurdurtan devlet yetkilileri. sitenizde 3 Senedir açık war. Basbas bağırıyorum açıklarınızı kapatın diye Ama bizi takan mı war. Sonra hackerlara sanal terörist dersiniz. Türk hackerların kıymetini bilmezsiniz,Unutmayinki Turk Hackerlar olmazsa kendi hatalarinizida goremezsiniz” yazısını bıraktılar. İnternet korsanları ayrıca “redLine , Darkcode , Hackinger , excellance, ASH , RemotE , Riceboy , Liz0zim , Madworm ,CodeXpLoder'tq , Zorbey , FaTaLiST,Blackwolf,Uyussman,The_keSsk!N” adlı arkadaşlarına özel teşekkür etmeyi ihmal etmediler.

[kozmik_peri]

bu Türk hackerların "delikanlılığına" bayılmaktayım

[st_anger_07]

ee baba türkiyede birçok açık var onlar bittide bakanlığın sitesinemi kaldı sıra abi

[KoRn_eR]

Adamlar insanlık etmiş uyarmışlar.Birgün lamerin biri gelip indirmesin bakanlığın sitesini diye.

[pardus]

abi yaranılmıo harbiden ama türk hackerlrı kutluorm olaylar olnca internetten adamları kesioz solklarını valla isvçre maçndan sonra vs.vs.

[wolfali]

DTP'li başkandan teröriste şehit muamelesi

SİİRT'te güvenlik güçleriyle girdikleri çatışmada öldürülen 2 PKK’lı teröristin cenazelerinin ailesine verilmemesine tepki gösteren DTP'li bir grup, Şanlıurfa'da gösteri yaptı. DTP Şanlıurfa İl Başkanı Mustafa Demir, ‘şehit’ olarak nitelendirdiği teröristlerin cenazeleri için bundan sonra gıyaplarında tören düzenleyeceklerini söyledi.

Siirt’in Pervari İlçesi’nin Doğanca Köyü kırsalında çıkan çatışmada öldürülen Suruç doğumlu 31 yaşındaki ‘Hebun’ kod adlı Müslüm Solmaz ile 24 yaşındaki yine Suruç doğumlu ‘Cudi- Cesur GAP’ kod adlı Mehmet Kurttekin’in cenazelerinin bugüne kadar yakınlarına teslim edilmemesi üzerine, yaklaşık 300 kişilik DTP'li grup izinsiz gösteri yaptı. DTP Şanlıurfa İl Başkanı Mustafa Demir ve DTP İlçe Başkanı Şükrü Binici’nin de aralarında bulunduğu kalabalık, öldürülen teröristlerle, terör örgütünün elebaşısı Abdullah Öcalan’ın posterini açtı. Cumhuriyet Meydanı’nda toplanan kalabalık sık sık ‘Şehit Namırın’, ‘Biji Apo’ sloganları attı. Teröristlerin aileleri ise zılgıtlar çekilerek karşılandı.

Burada 2 teröristin gıyabında düzenlenen cenaze töreninde DTP Şanlıurfa İl Başkanı Mustafa Demir, bir konuşma yaparak, “Şu ana kadar öldürülen soydaşlarımızın cenazeleri sahiplerine teslim edilmedi. Bundan sonra gıyabi şehit cenazeleri törenlerini düzenleyeceğiz” dedi. Alanda toplanan grup ölen PKK’lı teröristiler için saygı duruşunda bulundu. Ardından Suruç DTP İlçe Başkanı Şükrü Binici ve kalabalık öldürülen teröristlerden Mehmet Kurttekin’in Sarayaltı Mahallesi’ndeki evine giderek, taziye çadırında ailesine başsağlığı ziyaretinde bulundu. Çok sayıda sivil polisin uzaktan izlediği grup daha sonra sessizce dağıldı.

Öte yandan öldürülen terörist Mehmet Kurttekin’in cenazesini almak için Pervari Cumhuriyet Savcılığı’na amcası Kemal Kurttekin'in başvuruda bulunduğu belirtildi.


[img]http://fotogaleri.hurriyet.com.tr/LiveI ... ptı/02.jpg[/img]

[img]http://fotogaleri.hurriyet.com.tr/LiveI ... ptı/03.jpg[/img]

hürriyet..

[pardus]

ya varya harbi adamlar ne dereceye geldi ya şehitmiş köpekler ölüsüne bile tükrmem ben onların bu vatanı bölenlerin hepsini bölecez inş...

[murti]

bugun marisol'e bunlar denio ki ben tasvip etmem,ben her zaman haklıyı savunurum...hakkı tutup kaldırmak diye birşey var,bu hak illa islamda ezilen deil,bu ülkede kürtlerde bi o kadar ezilio,he bunu müslümanlar yapıo,marisol havuzda yüzüo abdest gidio denio,bi kere müslümanlığın ne oldugunu bilseler gidip abestim bozuluo demez yad aiçki masasında oturulurmu be demez...malesef türkiyede islam yarı bilinio bu nedenlede müslümanlar bu ülkede kendiş dinini tam temsil ededemiyor..ben de müslümanım ama gidipte şu kzıa bak abdestim bozuluo veya içio aynı masada oturmam demem,benim babamda içio ki bende kullandım alkol hadi kullanamsam bile kullanma demeye hakkım yok yada karşımdakini aşşağılamaya zaten bu islamdada karşı kişinin kalbini kırıosun ve hakka giriosun...


benim demek istediğim her zaman barış içerisinde mutluluk ve refahın yüksek oldugu bi toplum istiyorum...sen eğer bu toplumda başörtülünün hakkını engellersen,kilisede rahat dini gerektirdiklerini yapamıyorsan,yada cami çıkışında kurşuna diziliosan...ki zamanında oldu bu....gidipte bu ülke kürt türk ayrımı yaparsan,ermeni türk ilişkilerini gerersen, bu ülkde bi b.k olmaz ama işte herkes birbirine saygı çerçevesinde hoşgörü çerçevesinde yaklaşsın diyorum...


gelelim fettullah gülen in işlerine siz inanmasanızda ben o adamın deil de o adamın cemaatnde olanların bi işler yapmaya çalıştıklarını sölemeyi ifade ediyorum..dünyada o kadar oul var tabi maddi kaynak gerekli o akdar çocuk var okuyan...bu cemaatten mutlu olan var mutlu olmayan var..demekki kişisel bi görüş(jonathanın dediği gibi) ...


sadece demek istediğim:hoşgörü ve saygı.....

[karpuz_agaci]

hosgörünün ve düsünmenin siniri yokmu?

[wolfali]

bugun marisol'e bunlar denio ki ben tasvip etmem,ben her zaman haklıyı savunurum...hakkı tutup kaldırmak diye birşey var,bu hak illa islamda ezilen deil,bu ülkede kürtlerde bi o kadar ezilio,he bunu müslümanlar yapıo,marisol havuzda yüzüo abdest gidio denio,bi kere müslümanlığın ne oldugunu bilseler gidip abestim bozuluo demez yad aiçki masasında oturulurmu be demez...malesef türkiyede islam yarı bilinio bu nedenlede müslümanlar bu ülkede kendiş dinini tam temsil ededemiyor..ben de müslümanım ama gidipte şu kzıa bak abdestim bozuluo veya içio aynı masada oturmam demem,benim babamda içio ki bende kullandım alkol hadi kullanamsam bile kullanma demeye hakkım yok yada karşımdakini aşşağılamaya zaten bu islamdada karşı kişinin kalbini kırıosun ve hakka giriosun...


benim demek istediğim her zaman barış içerisinde mutluluk ve refahın yüksek oldugu bi toplum istiyorum...sen eğer bu toplumda başörtülünün hakkını engellersen,kilisede rahat dini gerektirdiklerini yapamıyorsan,yada cami çıkışında kurşuna diziliosan...ki zamanında oldu bu....gidipte bu ülke kürt türk ayrımı yaparsan,ermeni türk ilişkilerini gerersen, bu ülkde bi b.k olmaz ama işte herkes birbirine saygı çerçevesinde hoşgörü çerçevesinde yaklaşsın diyorum...


gelelim fettullah gülen in işlerine siz inanmasanızda ben o adamın deil de o adamın cemaatnde olanların bi işler yapmaya çalıştıklarını sölemeyi ifade ediyorum..dünyada o kadar oul var tabi maddi kaynak gerekli o akdar çocuk var okuyan...bu cemaatten mutlu olan var mutlu olmayan var..demekki kişisel bi görüş(jonathanın dediği gibi) ...


sadece demek istediğim:hoşgörü ve saygı.....

bir kere üyelere isimleriyle değil nickleriyle hitap etsen daha iyi olur.marisol kimdir? bunu çoğu kisi bilmez bu forumda.icinde isim geçen nicklere isimle hitap edilebilir (bknz. wolfali=ali ) fakat içinde isim geçmeyen nicklerde karısıklık yasanabilir =)

gelelim yazının içeriğine..ilk paragrafına; +1,ikincisine;çekimser,üçüncüsüne -1 diyorum ben

[houseofholy]

ülkemizde islamiyet bilinmiyor/yarı biliniyor gibi bir cümle bana tuhaf geldi. bu aslında tutuculukla ilgili bir durum.. bazıları dini sadece yasaklarla bağdaştırıyor ve bu onları muhafazakarlığa itiyor ve bu bütün dinlerde var.. aslında bu olay sadece dinle değil kişilik, yetiştiriliş, yaşanılan çevreyle, geleneklerle de ilgili.. ne kadar anlatırsan anlat bu kafa yapısı değişmez..

herneyse bu ülkede ezilen belli gruplar, ırklar olduğuna da inanmıyorum.. belli bir zengin sınıf dışında bu ülkenin her yeri ezilen insanlarla dolu.. egede, iç anadoluda da insanlar çok zor şartlarda yaşıyor ve eziliyor..

[murti]

hosgörünün ve düsünmenin siniri yokmu?

hoşgörünün vardırda düşüncenin yoktur derim...



ayrıca wolfali haklı veronique yazmak zor geldi nedense ...



diyeceğimi dedim daha da pek bişi eklemem ister sövün ister basit düşünce diğin isterse ne diosanız diyin ...bence böle..

[wolfali]

ayrıca wolfali haklı veronique yazmak zor geldi nedense

bende bu 'marisol' kim diye meraklandım..beni ve tüm rocktr ahalisini aydınlattığın için tesekkürler..

hosgörünün vardırda düsüncenin yoktur derim....

bencede..düsüncenin sınırı kesinlikle vardır. =)

[pardus]

herneyse bu ülkede ezilen belli gruplar, ırklar olduğuna da inanmıyorum.. belli bir zengin sınıf dışında bu ülkenin her yeri ezilen insanlarla dolu.. egede, iç anadoluda da insanlar çok zor şartlarda yaşıyor ve eziliyor..

evet bu ülkede hiç ezilen bi topluluk yok.yok kürt sorunu yok ermeni sorunu yok öle şeler ha ermeni soykırmıyla ilgli sorunlarımız az çokda olsa var ama kürt sorunu yoktur bence çnkü bugun yine bu sorunu yaratmaya çalşanlarda kürtlerdir bizlere haklar tanınmıyo bizler ezliyoruz bize 2.sınıf insan muamelesi yaplıo hiçde bile onlarda bizler gibi bu ülkede okuo hastanelere girebliyor heryerde dilediğini yapıyor kürtçe kurslar istediler açldı yaynlar yapıldı ne oldu öğrencisizlkten kapandı izlenmedi bu tip şeyler hiç kimse şükretmeyi bilmiyor...

[bad-dua]

ülkemizde islamiyet bilinmiyor/yarı biliniyor gibi bir cümle bana tuhaf geldi. bu aslında tutuculukla ilgili bir durum.. bazıları dini sadece yasaklarla bağdaştırıyor ve bu onları muhafazakarlığa itiyor ve bu bütün dinlerde var.. aslında bu olay sadece dinle değil kişilik, yetiştiriliş, yaşanılan çevreyle, geleneklerle de ilgili.. ne kadar anlatırsan anlat bu kafa yapısı değişmez..

herneyse bu ülkede ezilen belli gruplar, ırklar olduğuna da inanmıyorum.. belli bir zengin sınıf dışında bu ülkenin her yeri ezilen insanlarla dolu.. egede, iç anadoluda da insanlar çok zor şartlarda yaşıyor ve eziliyor..

Bu ülkede ezilen belli gruplar ırklar yokmu.Milliyetçiliğin popülerliğini hiç kaybetmediği bir ülkede bunu söylemek saçma değilmi.peki ozaman aleviler niçin yakıldı, papazlar rahipler niçin öldürüldü,kliseler yakıldı evi basılanlar yakılanlar.bu eylemler neyin sonucu.belli gruplara yönelik eylemler değilmi?

[Edmond]

ülkemizde islamiyet bilinmiyor/yarı biliniyor gibi bir cümle bana tuhaf geldi. bu aslında tutuculukla ilgili bir durum.. bazıları dini sadece yasaklarla bağdaştırıyor ve bu onları muhafazakarlığa itiyor ve bu bütün dinlerde var.. aslında bu olay sadece dinle değil kişilik, yetiştiriliş, yaşanılan çevreyle, geleneklerle de ilgili.. ne kadar anlatırsan anlat bu kafa yapısı değişmez..

herneyse bu ülkede ezilen belli gruplar, ırklar olduğuna da inanmıyorum.. belli bir zengin sınıf dışında bu ülkenin her yeri ezilen insanlarla dolu.. egede, iç anadoluda da insanlar çok zor şartlarda yaşıyor ve eziliyor..

Bu ülkede ezilen belli gruplar ırklar yokmu.Milliyetçiliğin popülerliğini hiç kaybetmediği bir ülkede bunu söylemek saçma değilmi.peki ozaman aleviler niçin yakıldı, papazlar rahipler niçin öldürüldü,kliseler yakıldı evi basılanlar yakılanlar.bu eylemler neyin sonucu.belli gruplara yönelik eylemler değilmi?

bu kadar çok sesli bir ülkede bu tarz durumların olması doğaldır.asayişi sağlamak için birden çok etnik kökeni ve din mensubunu ikna etmek zorundasınız.ayrıca şunu bilmelisiniz ki, bu durum sadece Türkiye ye özgü değil.avrupa daki pek çok ülke bundan nasibini almıştır.ispanya, almanya, fransa gibi örnekler mevcut.ayrıca istatistiklere göre, avrupa da ırkçılık çok hızlı bir şekilde artmaktaymış.bu demek oluyor ki, Türkiye gibi çok sesliliğe bağışıklık kazanmış bir ülke gibi, ırkçılığa alışamamış bir avrupa var karşımızda.bizler ise burada oturup iki üç tane talihsiz olayı böylesine büyütmemeliyiz.illa yetmiş milyonun içinde yobaz, faşist gruplar çıkacak.çıkacak ki, ders babında kitlelere örnek teşkil edecek.kötüyü öğretmeden iyiyi öğretemezsiniz.

[bad-dua]

ülkemizde islamiyet bilinmiyor/yarı biliniyor gibi bir cümle bana tuhaf geldi. bu aslında tutuculukla ilgili bir durum.. bazıları dini sadece yasaklarla bağdaştırıyor ve bu onları muhafazakarlığa itiyor ve bu bütün dinlerde var.. aslında bu olay sadece dinle değil kişilik, yetiştiriliş, yaşanılan çevreyle, geleneklerle de ilgili.. ne kadar anlatırsan anlat bu kafa yapısı değişmez..

herneyse bu ülkede ezilen belli gruplar, ırklar olduğuna da inanmıyorum.. belli bir zengin sınıf dışında bu ülkenin her yeri ezilen insanlarla dolu.. egede, iç anadoluda da insanlar çok zor şartlarda yaşıyor ve eziliyor..

Bu ülkede ezilen belli gruplar ırklar yokmu.Milliyetçiliğin popülerliğini hiç kaybetmediği bir ülkede bunu söylemek saçma değilmi.peki ozaman aleviler niçin yakıldı, papazlar rahipler niçin öldürüldü,kliseler yakıldı evi basılanlar yakılanlar.bu eylemler neyin sonucu.belli gruplara yönelik eylemler değilmi?

bu kadar çok sesli bir ülkede bu tarz durumların olması doğaldır.asayişi sağlamak için birden çok etnik kökeni ve din mensubunu ikna etmek zorundasınız.ayrıca şunu bilmelisiniz ki, bu durum sadece Türkiye ye özgü değil.avrupa daki pek çok ülke bundan nasibini almıştır.ispanya, almanya, fransa gibi örnekler mevcut.ayrıca istatistiklere göre, avrupa da ırkçılık çok hızlı bir şekilde artmaktaymış.bu demek oluyor ki, Türkiye gibi çok sesliliğe bağışıklık kazanmış bir ülke gibi, ırkçılığa alışamamış bir avrupa var karşımızda.bizler ise burada oturup iki üç tane talihsiz olayı böylesine büyütmemeliyiz.illa yetmiş milyonun içinde yobaz, faşist gruplar çıkacak.çıkacak ki, ders babında kitlelere örnek teşkil edecek.kötüyü öğretmeden iyiyi öğretemezsiniz.

Tabi ki her ülkede var bu olaylar yok demek yanlış zaten.gerçi türkiyede biraz fazla yaşanıyor bunun nedenide bence iki üç tane olmayan talihsiz olayları büyütmememiz.Ama bu tamamen türkiyenin etnik durumuyla alakalı değil sonuçta sivas taki olaylarda istanbuldaki olaylarda bu eylemlerin arkasında bir gücün olduğuda gayet açık ve biliniyor.Birde eğer ezilen grup diye söz edeceksek proleter sınıfın kuvvetçe ve devletçe ezildiğini unutmamak lazım.

edit:yazım hatası

[stigma_26]

benim gündemimde bugün baþ belasý okulum vardý!!! harç yatýrmak için bankaya gidiþim ve bana ait sayfanýn açýlmamasýyla baþlayan sinir krizim, öðrenci iþlerini aramam ve sonunda ulaþabildiðim sekreterin bana; " Hocam dismiss olmuþsunuz.." demesiyle doruða ulaþtý! uzun bir telefon trafiðinden sonra pek dikkatli(!) görevlilerimiz hatalarýný düzelttiler ve tekrar döndüm üni.'me... atamadýlar beni =)))))