Konu
Britanya'da endüstri sonrası bir şehirdeki, ahlaki değerlerin birbirine karıştığı, iyi ve kötünün ayırt edilemez hale geldiği bir toplumda,gençlerden oluşan bir çetenin insanlara uyguladıkları şiddeti ve Alex üzerinden insan doğası ve toplumsal değerlerin çatışmasını konu eder.
Bir holigan olan Alex (Malcolm McDowell) adlı gencin zaman geçirmek için üyesi olduğu punk çetesi ile beraber işledikleri birçok şuçtan sonra çete ile ayrılığa düşünce onlar tarfından ihbar edilmesini ve polis tarafından beyninin yıkanarak topluma kazandırılma metodu ve sonrasını anlatır.
Filmdeki Şiddet Unsuru Üzerine Anektod]
Portakalın, Kubrickin en çok konuşulan yapımlarından biri olmasının nedeni içerdiği şiddet unsurları ve şiddete bakış açısı olarak gösterilebilir. Ama bu eleştirilerin bir çoğu filmin asıl amacı görmezden gelinerek yapılmış yıkıcı amaç taşıyan eleştirilerdir. Kubrickin filmdeki amacını şöyle özetleyebiliriz; her insanın içinde şiddet arzusu vardır, bu inkar edilemez bir gerçektir. Filmin şiddete bakış açısı ise sanat toplumsal yabacılaşma üzerinedir. Baş karakter Alexin bir Beethoven hayranı olması, onun resmine her baktığında gözlerinde şiddeti görmesi, 9. senfoniyi dinlediğinde bir şiddet eyleminden sonraki rahatlığı hissetmesi, sanatta şiddet temasından izler taşıdığına yeterli bir kanıttır. Ayrıca soymak için girdiği evde sanat hayranı olduğunu ileri süren kadının Beethoven büstü ile Alexi kovalaması da sanat, şiddet ve ironiyi birbiri ile bütünleştiren bir imgelemdir. Öte yandan toplum Alexi şiddete de sürüklemiştir. Çünkü aksi takdirde arkadaşlarıyla ilişkileri kesilecek, Gülüverini istediği zaman, istediği gibi kullanamayacaktır (filmdeki cinsel ilişkilerde de bir şiddet arzusu görülür. Alexin iki genç kız ile olan, hızlıca gelişen ve bir anda biten ilişkisini hatırlayalım.). Fakat filmde gelişen olaylar nedeniyle şiddet arzusunu kaybeden Alex toplum tarafından reddedilmeyi, itilmişlik duygusunu hissedecek ve ironi filmin tümüne yayılacaktır.
--------------------------------------------------------
bu film inanılmaz de ya..yasaklanması dooru bi karar ama keşke yasaklanmasaydı keeeşşşkkeeeee yasaklanmasaydı
neyse izlemiş olanları şanslı ilan ediyorum efenimmmmm
arabayı kullanan şahsın göslerine dikkat!!
Otomatik Portakal / A Clockwork Orange (1971)
-
- Müdavim Üye
- Mesajlar: 1135
- Kayıt: 15 Ağu 2006 00:00
- Konum: Tarsus/Mersin
-
- Müdavim Üye
- Mesajlar: 1135
- Kayıt: 15 Ağu 2006 00:00
- Konum: Tarsus/Mersin
İyi akşamlar, oğlum.
-Merhaba, benim küçük droogim.
-Bugün nasılsınız, delikanlı?
-Harika, bayım. Harika.
-Sizin için bir şey yapabilir miyim?
-Sanmam, Bay Leslie.
-Öyleyse gideyim. Hemşire. Tüm salon yalnızca oğlum için mi?
-Evet, bayım. Kendimi yalnız hissediyorum geceleyin ağrılarım geldiğinde.
-İyileştiğini görmek sevindirici.
-Hastahaneyle iletişim içindeydim, elbette. Şimdi de kendim geldim nasıl olduğunu görmek için. Kafirlerin işkencelerine uğradım. Kafirlerin iskenceleri.
- Çok acı çektiğini anlayabiliyorum Yardım edeyim, ister misin? Ben ve üyesi olduğum hükümet olanlardan dolayı çok üzgün, oğlum. Çok üzgün. Sana yardım etmek istedik. Sonunda yanlış olduğu anlaşılan öğütleri dinledik. Bir soruşturma sorumluları bulacak. Bizi arkadaş gibi kabul et. Seni düzelteceğiz. En iyi biçimde tedavi göreceksin. Sana hiçbir zaman zarar vermek istemedik. Ama bir çoğu istedi. Kimleri kastettiğimi biliyorsun. Bazıları, politik amaçları için seni kullanmak istedi. Ölümün onları çok sevindirecekti ve bundan hükümeti sorumlu tutacaklardı. Özellikle bir adam var yazar, yıkıcı eserlerin sahibi kanın için çığlık atıyordu. Seni sırtından bıçaklamak saplantısı içindeydi. Ama şimdi güvenliktesin. Onun hakkından geldik. Ona kötülük ettiğini öğrendi. En azından, kötülük ettiğini sanıyordu. Saplantı içinde, seni sorumlu kılıyordu çok sevdiği birisinin ölümüyle ilgili olarak. Çok tehlikeliydi. Kendi güvenliği için onu tutukladık. Senin için de.
-Şimdi nerede? Sana kötülük yapamayacağı bir yerde. Görüyorsun, senin çıkarlarınla ilgileniyoruz. Seninle ilgileniyoruz. Buradan çıktığında, endişelenme. Her şeyle meşgul olacağız. İyi bir iş ve iyi bir maaş.
-Ne işi ve kaça? İyi bir işin olacak ve uygun bulduğun bir maaş. Kazanacağın, yalnızca işin için maaş değil ama çektiğin acılar için bir bedel olacak ve bize yardımların için.
-Size yardım ediyor muyum? Arkadaşlar arasında yardım edilir, değil mi? Herkesin bildiği gibi hükümet senin yüzünden popülaritesini yitirdi, oğlum. Gelecek seçimleri kaybedeceğimiz söyleniyor. Basın bizi çok eleştirdi yapmak istediğimizden dolayı. Ama kamuoyu değişkendir. Ve sen, Alex... Sana Alex diyebilir miyim
-Kesinlikle. Ya seni evinde nasıl çağırıyorlar?
- İsmim Frederick. Diyordum ki, Alex halkın kararını değiştirecek bir yargıç olabilirsin. Anlıyor musun, Alex? Yeteri kadar açık mı?
-Duru bir göl gibi, Fred. Masmavi bir yaz göğü gibi. Bana güvenebilirsin, Fred.
-Güzel. İyi çocuk. Anladığım kadarıyla müziği seviyorsun. Sana kücük bir sürpriz hazırladım.
-Sürpriz mi? Umarım hoşuna gidecek bir şey. Örnek olarak...
- Nasıl denir?
- Yeni anlayışımızın bir sembolü olarak. İki arkadaş arasındaki anlayış.
-İyileşmiştim, kuşkusuz.
-Merhaba, benim küçük droogim.
-Bugün nasılsınız, delikanlı?
-Harika, bayım. Harika.
-Sizin için bir şey yapabilir miyim?
-Sanmam, Bay Leslie.
-Öyleyse gideyim. Hemşire. Tüm salon yalnızca oğlum için mi?
-Evet, bayım. Kendimi yalnız hissediyorum geceleyin ağrılarım geldiğinde.
-İyileştiğini görmek sevindirici.
-Hastahaneyle iletişim içindeydim, elbette. Şimdi de kendim geldim nasıl olduğunu görmek için. Kafirlerin işkencelerine uğradım. Kafirlerin iskenceleri.
- Çok acı çektiğini anlayabiliyorum Yardım edeyim, ister misin? Ben ve üyesi olduğum hükümet olanlardan dolayı çok üzgün, oğlum. Çok üzgün. Sana yardım etmek istedik. Sonunda yanlış olduğu anlaşılan öğütleri dinledik. Bir soruşturma sorumluları bulacak. Bizi arkadaş gibi kabul et. Seni düzelteceğiz. En iyi biçimde tedavi göreceksin. Sana hiçbir zaman zarar vermek istemedik. Ama bir çoğu istedi. Kimleri kastettiğimi biliyorsun. Bazıları, politik amaçları için seni kullanmak istedi. Ölümün onları çok sevindirecekti ve bundan hükümeti sorumlu tutacaklardı. Özellikle bir adam var yazar, yıkıcı eserlerin sahibi kanın için çığlık atıyordu. Seni sırtından bıçaklamak saplantısı içindeydi. Ama şimdi güvenliktesin. Onun hakkından geldik. Ona kötülük ettiğini öğrendi. En azından, kötülük ettiğini sanıyordu. Saplantı içinde, seni sorumlu kılıyordu çok sevdiği birisinin ölümüyle ilgili olarak. Çok tehlikeliydi. Kendi güvenliği için onu tutukladık. Senin için de.
-Şimdi nerede? Sana kötülük yapamayacağı bir yerde. Görüyorsun, senin çıkarlarınla ilgileniyoruz. Seninle ilgileniyoruz. Buradan çıktığında, endişelenme. Her şeyle meşgul olacağız. İyi bir iş ve iyi bir maaş.
-Ne işi ve kaça? İyi bir işin olacak ve uygun bulduğun bir maaş. Kazanacağın, yalnızca işin için maaş değil ama çektiğin acılar için bir bedel olacak ve bize yardımların için.
-Size yardım ediyor muyum? Arkadaşlar arasında yardım edilir, değil mi? Herkesin bildiği gibi hükümet senin yüzünden popülaritesini yitirdi, oğlum. Gelecek seçimleri kaybedeceğimiz söyleniyor. Basın bizi çok eleştirdi yapmak istediğimizden dolayı. Ama kamuoyu değişkendir. Ve sen, Alex... Sana Alex diyebilir miyim
-Kesinlikle. Ya seni evinde nasıl çağırıyorlar?
- İsmim Frederick. Diyordum ki, Alex halkın kararını değiştirecek bir yargıç olabilirsin. Anlıyor musun, Alex? Yeteri kadar açık mı?
-Duru bir göl gibi, Fred. Masmavi bir yaz göğü gibi. Bana güvenebilirsin, Fred.
-Güzel. İyi çocuk. Anladığım kadarıyla müziği seviyorsun. Sana kücük bir sürpriz hazırladım.
-Sürpriz mi? Umarım hoşuna gidecek bir şey. Örnek olarak...
- Nasıl denir?
- Yeni anlayışımızın bir sembolü olarak. İki arkadaş arasındaki anlayış.
-İyileşmiştim, kuşkusuz.
diyaloglar ve mimikler harikaydı ((dehşet içerisinde komedi diyebileceigim nitelikte olanlar dahil((dead_or_alive yazdı:İyi akşamlar, oğlum.
-Merhaba, benim küçük droogim.
-Bugün nasılsınız, delikanlı?
-Harika, bayım. Harika.
-Sizin için bir şey yapabilir miyim?
-Sanmam, Bay Leslie.
-Öyleyse gideyim. Hemşire. Tüm salon yalnızca oğlum için mi?
-Evet, bayım. Kendimi yalnız hissediyorum geceleyin ağrılarım geldiğinde.
-İyileştiğini görmek sevindirici.
-Hastahaneyle iletişim içindeydim, elbette. Şimdi de kendim geldim nasıl olduğunu görmek için. Kafirlerin işkencelerine uğradım. Kafirlerin iskenceleri.
- Çok acı çektiğini anlayabiliyorum Yardım edeyim, ister misin? Ben ve üyesi olduğum hükümet olanlardan dolayı çok üzgün, oğlum. Çok üzgün. Sana yardım etmek istedik. Sonunda yanlış olduğu anlaşılan öğütleri dinledik. Bir soruşturma sorumluları bulacak. Bizi arkadaş gibi kabul et. Seni düzelteceğiz. En iyi biçimde tedavi göreceksin. Sana hiçbir zaman zarar vermek istemedik. Ama bir çoğu istedi. Kimleri kastettiğimi biliyorsun. Bazıları, politik amaçları için seni kullanmak istedi. Ölümün onları çok sevindirecekti ve bundan hükümeti sorumlu tutacaklardı. Özellikle bir adam var yazar, yıkıcı eserlerin sahibi kanın için çığlık atıyordu. Seni sırtından bıçaklamak saplantısı içindeydi. Ama şimdi güvenliktesin. Onun hakkından geldik. Ona kötülük ettiğini öğrendi. En azından, kötülük ettiğini sanıyordu. Saplantı içinde, seni sorumlu kılıyordu çok sevdiği birisinin ölümüyle ilgili olarak. Çok tehlikeliydi. Kendi güvenliği için onu tutukladık. Senin için de.
-Şimdi nerede? Sana kötülük yapamayacağı bir yerde. Görüyorsun, senin çıkarlarınla ilgileniyoruz. Seninle ilgileniyoruz. Buradan çıktığında, endişelenme. Her şeyle meşgul olacağız. İyi bir iş ve iyi bir maaş.
-Ne işi ve kaça? İyi bir işin olacak ve uygun bulduğun bir maaş. Kazanacağın, yalnızca işin için maaş değil ama çektiğin acılar için bir bedel olacak ve bize yardımların için.
-Size yardım ediyor muyum? Arkadaşlar arasında yardım edilir, değil mi? Herkesin bildiği gibi hükümet senin yüzünden popülaritesini yitirdi, oğlum. Gelecek seçimleri kaybedeceğimiz söyleniyor. Basın bizi çok eleştirdi yapmak istediğimizden dolayı. Ama kamuoyu değişkendir. Ve sen, Alex... Sana Alex diyebilir miyim
-Kesinlikle. Ya seni evinde nasıl çağırıyorlar?
- İsmim Frederick. Diyordum ki, Alex halkın kararını değiştirecek bir yargıç olabilirsin. Anlıyor musun, Alex? Yeteri kadar açık mı?
-Duru bir göl gibi, Fred. Masmavi bir yaz göğü gibi. Bana güvenebilirsin, Fred.
-Güzel. İyi çocuk. Anladığım kadarıyla müziği seviyorsun. Sana kücük bir sürpriz hazırladım.
-Sürpriz mi? Umarım hoşuna gidecek bir şey. Örnek olarak...
- Nasıl denir?
- Yeni anlayışımızın bir sembolü olarak. İki arkadaş arasındaki anlayış.
-İyileşmiştim, kuşkusuz.
--Adortice--..Tebten gelen kutsal ruh..
-
- Müdavim Üye
- Mesajlar: 1135
- Kayıt: 15 Ağu 2006 00:00
- Konum: Tarsus/Mersin
- SleeplessSoul
- Üye
- Mesajlar: 136
- Kayıt: 10 Ara 2006 01:00
- Konum: ·!¦[· KAYIP ·]¦!· *Bulabilene Aşkolsun..*
- İletişim:
Singing in the rain.. Just singing in the rain...
Satılık düşler sokağından geçiyorum,ellerimde hayallerim..Sıkıca kavramışım..Korkuyorum..
Siyah8 - Bas Gitar
. www.Siyah8.com .
Siyah8 - Bas Gitar
. www.Siyah8.com .