Fenerbahçe
- hi_fi_girl
- Müdavim Üye
- Mesajlar: 769
- Kayıt: 08 Eki 2006 00:00
- houseofholy
- Müdavim Üye
- Mesajlar: 905
- Kayıt: 04 Oca 2007 01:00
- Konum: ankara
- İletişim:
- houseofholy
- Müdavim Üye
- Mesajlar: 905
- Kayıt: 04 Oca 2007 01:00
- Konum: ankara
- İletişim:
beşiktaş'a resmen futbol dersi verdik.2.yarıda kaçırdığımız gollerin haddi hesabı yok..
kezman-tuncay ikilisi inanılması güç işler yaptı..
ama selçuk dereli baki'yi atmamak için g*tünü yırttı resmen.tabi mehmet'e vermeyi unuttuğu kırmızı kartta var.
kezman-tuncay ikilisi inanılması güç işler yaptı..
ama selçuk dereli baki'yi atmamak için g*tünü yırttı resmen.tabi mehmet'e vermeyi unuttuğu kırmızı kartta var.
Dünya döner,geçer zaman; hiçbirşey kalmaz ardında...
- issirganotununissirmiyani
- Müdavim Üye
- Mesajlar: 1106
- Kayıt: 01 Haz 2005 00:00
- Konum: nereye
fenerbahce kupa özlemini başka bir bahara erteledi bir arkadaşın yolladıgı yazıyı ekliyim dedim
Fenerbahçe taraftarının; - Renkli televizyondan Türkiye Kupasını aldıkları töreni izleyemediğini,
- İnternette kupa zaferi kutlayamadığını,
- Türkiye Kupasını kazandıklarını SMS ile eşe dosta haber veremediğini,
- Özel TV ve radyo kanallarından "Türkiye Kupasını Fenerbahçe kazandı''
anonsunu dinleyemedigini,
- 1983 doğumlu Fenerlilerin 3 cumhurbaşkanı ( 4. yolda) , 15 hükümet görmelerine
rağmen hâlâ Türkiye Kupası göremediğini biliyor muydunuz?
23 yılda neler oldu neler?
- Fenerbahçe, Türkiye Kupasını en son aldığında, Sayın Kenan Evren
Cumhurbaşkanıydı, Merhum Turgut Özal 1983 sonunda Başbakan oldu, Sayın Süleyman Demirel,
Sayın Bülent Ecevit, Sayın Necmettin Erbakan, Merhum Alpaslan Türkeş yasaklı liderlerdi;
DSP, SHP, MHP, CHP siyaset sahnesinde henüz yer almamıştı, 12 Eylül sonrasının yerel seçimleri henüz yapılmamış,
Bedrettin Dalan İstanbul Belediye Başkanı olmamıştı, Koç Grubunun patronu Merhum Vehbi Koçtu...
23 senede neler oldu neler, sadece Fenerbahçe Türkiye Kupasını alamadı!
Fenerbahçe kupayı en son aldığında;
- Ünlü illüzyonist Zati Sungur hayattaydı.
- Atatürk Havaalanının adı Yeşilköydü.
- Vatandaşlıktan çıkarılan Cem Karaca yurda dönmemiş, Ben bir ceviz
ağacıyım Gülhane Parkında'' şarkısını yapmamıştı.
- Ruhi Su hayattaydı.
- Usta sinemacı Yılmaz Güney hayattaydı.
- Adile Naşit hayattaydı.
- Askerlik 18 aya henüz inmemişti.
- İnsanlık internetle tanışmamıştı.
- Çernobil patlamamıştı.
- Cep telefonu, araç telefonu yoktu.
- Telsiz kullanmak yasaktı.
- Taksilerde taksimetre yoktu.
- Şehirlerarası telefon görüşmeleri için 031 aranır ve kayıt verilirdi.
- Haberleşmede telex kullanılırdı.
- Televizyon tek kanallıydı.
- Sovyetler Birliği dağılmamıştı. Berlin duvarı yıkılmamıştı.
- KDV icat edilmemişti.
- İkinci Boğaz Köprüsü yoktu.
- Otoyollar yoktu, AIDS yoktu.
- Üzerimizde dolar, mark bulundurmak suçtu.
- İran ile Irak savaşıyordu.
- Telefon numaraları İstanbulda 6, diğer kentlerde ise 4 veya 5 rakamlıydı.
- Naim Süleymanoğlu, Bulgar vatandaşıydı (Naim Suleymanof)
Fenerbahçe taraftarının; - Renkli televizyondan Türkiye Kupasını aldıkları töreni izleyemediğini,
- İnternette kupa zaferi kutlayamadığını,
- Türkiye Kupasını kazandıklarını SMS ile eşe dosta haber veremediğini,
- Özel TV ve radyo kanallarından "Türkiye Kupasını Fenerbahçe kazandı''
anonsunu dinleyemedigini,
- 1983 doğumlu Fenerlilerin 3 cumhurbaşkanı ( 4. yolda) , 15 hükümet görmelerine
rağmen hâlâ Türkiye Kupası göremediğini biliyor muydunuz?
23 yılda neler oldu neler?
- Fenerbahçe, Türkiye Kupasını en son aldığında, Sayın Kenan Evren
Cumhurbaşkanıydı, Merhum Turgut Özal 1983 sonunda Başbakan oldu, Sayın Süleyman Demirel,
Sayın Bülent Ecevit, Sayın Necmettin Erbakan, Merhum Alpaslan Türkeş yasaklı liderlerdi;
DSP, SHP, MHP, CHP siyaset sahnesinde henüz yer almamıştı, 12 Eylül sonrasının yerel seçimleri henüz yapılmamış,
Bedrettin Dalan İstanbul Belediye Başkanı olmamıştı, Koç Grubunun patronu Merhum Vehbi Koçtu...
23 senede neler oldu neler, sadece Fenerbahçe Türkiye Kupasını alamadı!
Fenerbahçe kupayı en son aldığında;
- Ünlü illüzyonist Zati Sungur hayattaydı.
- Atatürk Havaalanının adı Yeşilköydü.
- Vatandaşlıktan çıkarılan Cem Karaca yurda dönmemiş, Ben bir ceviz
ağacıyım Gülhane Parkında'' şarkısını yapmamıştı.
- Ruhi Su hayattaydı.
- Usta sinemacı Yılmaz Güney hayattaydı.
- Adile Naşit hayattaydı.
- Askerlik 18 aya henüz inmemişti.
- İnsanlık internetle tanışmamıştı.
- Çernobil patlamamıştı.
- Cep telefonu, araç telefonu yoktu.
- Telsiz kullanmak yasaktı.
- Taksilerde taksimetre yoktu.
- Şehirlerarası telefon görüşmeleri için 031 aranır ve kayıt verilirdi.
- Haberleşmede telex kullanılırdı.
- Televizyon tek kanallıydı.
- Sovyetler Birliği dağılmamıştı. Berlin duvarı yıkılmamıştı.
- KDV icat edilmemişti.
- İkinci Boğaz Köprüsü yoktu.
- Otoyollar yoktu, AIDS yoktu.
- Üzerimizde dolar, mark bulundurmak suçtu.
- İran ile Irak savaşıyordu.
- Telefon numaraları İstanbulda 6, diğer kentlerde ise 4 veya 5 rakamlıydı.
- Naim Süleymanoğlu, Bulgar vatandaşıydı (Naim Suleymanof)
issirganotununissirmiyani ''değişim başladı anı yaşa'' vodafone gibi oldu behh
- angel_of_the_hell
- Müdavim Üye
- Mesajlar: 2175
- Kayıt: 18 Mar 2005 01:00
- Konum: olmayı asla istemediim yerden..
- kindmonster
- Müdavim Üye
- Mesajlar: 1115
- Kayıt: 14 Haz 2006 00:00
- İletişim:
- issirganotununissirmiyani
- Müdavim Üye
- Mesajlar: 1106
- Kayıt: 01 Haz 2005 00:00
- Konum: nereye
- kindmonster
- Müdavim Üye
- Mesajlar: 1115
- Kayıt: 14 Haz 2006 00:00
- İletişim:
- kindmonster
- Müdavim Üye
- Mesajlar: 1115
- Kayıt: 14 Haz 2006 00:00
- İletişim:
BİR ADIM SONRASI CİNNET
1- Kâbus 14 Mayıs 2006'da başladı
F.Bahçe geçen sezon son haftaya averajla zirvede girdi. G.Saray, Ali Sami Yen'de Kayseri'yi yenerken, sarı-lacivertli takım Denizli'de berabere kaldı. '14 Mayıs sendromu' bu sezona da damga vurdu. Takım açık farkla öndeyken bile kimse şampiyonluktan söz edemedi.
2- Kulüp 32 gün başkansız kaldı
Şampiyonluk kaçtıktan sonra başkan Aziz Yıldırım, kendisi görevdeyken F.Bahçe'nin zarar gördüğünü ileri sürerek istifasını açıkladı. "Kararımdan vazgeçmeyeceğim" demesine karşın ikinci kez istifadan vazgeçti. Bu arada kulüp 32 gün başkansız kaldı. 100. yıl krizle başlamıştı.
3- 100. yılda teknik direktör skandalı
Camia, Daum'un yerine dünya çapında bir hoca bekliyordu. Yönetim boşluğu olduğu sırada çalışmalar sekteye uğradı. Sonunda Zico takımın başına getirildi. Brezilyalı bugüne kadar yaptıkları ile 'stajyer' lakabını aldı. Yani F.Bahçe, 100. yılında bir stajyere emanet edilmişti.
4- Bir haftada dört yanlış transfer
Transferler de geç kaldı. Lig başladığında bile henüz '100. yıl bombaları' patlatılamamıştı. Sonra transferler geldi. Ama bunlar bombadan çok çatapat düzeyindeydi. Bir haftada yapılan 4 transferden sadece Mateja Kezman'ın ismi umut vericiydi. Ama o da hayal kırıklığı yarattı.
5- Yönetimin kavga etmediği kalmadı
Fenerbahçe yönetimi, başta Futbol Federasyonu olmak üzere Türk futbolunun neredeyse bütün unsurlarıyla kavgalı hale geldi. Kulüpler Birliği ile ters düşüldü. Camianın önde gelen isimlerinin bile başkan Aziz Yıldırım'a eleştirisi en çok bu konuda oldu. Ama o geri adım atmadı.
6- Devre arasında bir şey yapılmadı
Takım kötü görüntüsüne rağmen ligin ilk yarısını 7 puan farkla lider bitirdi. Avrupa'da da mücadele devam ediyordu. Devre arasında F.Bahçeliler, yönetimden bir şeyler yapmasını, teknik direktörü değiştirmesini, kadroya takviye yapmasını bekledi. Ama yöneticiler, tam anlamıyla uyudu.
7- Tribünler bölündü silahlar konuştu
İşler ters giderken bir de tribün sorunu ortaya çıktı. Taraftarlar ikiye bölündü. Gruplar arasında yaşanan kavgalara önlem almak için hiçbir şey yapılmadı. Alkmaar maçında tribünde silah sesleri duyuldu. Bu olaylara, başkan destekli Esenler Grubu'nun yol açtığı iddia edildi.
8- Taraftarlarla yönetim inatlaştı
Yönetim çok uzun aradan sonra taraftarlarca protesto edildi. F.Bahçeliler'in "Yönetim bu takım senin eserin" tezahüratını asbaşkan Uslu, farklı kazanılan Bursa maçından sonra yanıtladı: "Bu takım bizim eserimiz." Ama işler kötüye gidince yönetimden bir daha ses çıkmadı.
9- Avrupa'da yine hayal kırıklığı
F.Bahçeliler, takımlarının Avrupa kabusunu da bitirecekleri umuduyla sezona girdiler. Ama takım, Şampiyonlar Ligi ön eleme turunda D.Kiev'e elenerek hüsranla başladı. UEFA'da gruplardan çıktı; üçüncü turda ise Alkmaar'a elendi ve kupa beklerken, yine boynu bükük evine döndü.
10- Final maçları hüsran oldu
Sarı-lacivertli takım 'final özelliği' taşıyan karşılaşmalarda bir kere bile başarılı olamadı. Şampiyonlar Ligi'nde Dinamo Kiev, UEFA'da AZ Alkmaar, Türkiye Kupası'nda Beşiktaş'a elenen Kanarya, ligde de Vestel Manisa, Denizli gibi rakiplerine karşı sahadan hüsranla ayrıldı.
11- Futbolcular çılgına döndü
14 Mayıs sendromu takımın da sinirlerini bozdu. Son haftalarda futbolcular arasında antrenmanlarda ve maçlarda yaşanan tartışmalar 'rutin' hale geldi. Aurelio gibi bir oyuncu bile işi adam yumruklamaya kadar götürdü. Ne Zico ne de yöneticiler bu tatsızlıklara çare bulabildi.
12- Kadıköy'de kablolar kesildi
Sinirleri bozulan sadece takım değildi. Taraftarlar da çıldırdı. Kupadaki Beşiktaş bozgunu sonrası yöneticilerin açıklamalarından etkilenen bazı taraftarlar, Denizlispor maçında yayıncı kuruluşun kameralarının kablolarını kesti. Bu gerilimin geldiği noktayı gösteriyordu.
13- Federasyon ve hakemler
F.Bahçe'yi bu noktaya getiren nedenler arasında elbette dış etkenler de vardı. Federasyon'la ters düşen sarı-lacivertliler, standart dışı cezalarla, hakem hataları ille karşı karşıya geldi. Birçok maçta 'mağdur' oldu. Yani yönetim bazı tepkilerinde gerçekten de haklıydı.
14- Cinnetten önce son ruh hali
Bunların sonunda camia patlama noktasına geldi. Denizli maçından sonra stadın üçte ikisinin yerinde uzun süre sessizce oturması, 'Fırtına öncesi sessizlik' olarak yorumlandı. Hafta sonundaki Beşiktaş maçının da kaybedilmesi durumunda camia gerçekten cinnet geçirebilir.
SABAH 01.05.2007
1- Kâbus 14 Mayıs 2006'da başladı
F.Bahçe geçen sezon son haftaya averajla zirvede girdi. G.Saray, Ali Sami Yen'de Kayseri'yi yenerken, sarı-lacivertli takım Denizli'de berabere kaldı. '14 Mayıs sendromu' bu sezona da damga vurdu. Takım açık farkla öndeyken bile kimse şampiyonluktan söz edemedi.
2- Kulüp 32 gün başkansız kaldı
Şampiyonluk kaçtıktan sonra başkan Aziz Yıldırım, kendisi görevdeyken F.Bahçe'nin zarar gördüğünü ileri sürerek istifasını açıkladı. "Kararımdan vazgeçmeyeceğim" demesine karşın ikinci kez istifadan vazgeçti. Bu arada kulüp 32 gün başkansız kaldı. 100. yıl krizle başlamıştı.
3- 100. yılda teknik direktör skandalı
Camia, Daum'un yerine dünya çapında bir hoca bekliyordu. Yönetim boşluğu olduğu sırada çalışmalar sekteye uğradı. Sonunda Zico takımın başına getirildi. Brezilyalı bugüne kadar yaptıkları ile 'stajyer' lakabını aldı. Yani F.Bahçe, 100. yılında bir stajyere emanet edilmişti.
4- Bir haftada dört yanlış transfer
Transferler de geç kaldı. Lig başladığında bile henüz '100. yıl bombaları' patlatılamamıştı. Sonra transferler geldi. Ama bunlar bombadan çok çatapat düzeyindeydi. Bir haftada yapılan 4 transferden sadece Mateja Kezman'ın ismi umut vericiydi. Ama o da hayal kırıklığı yarattı.
5- Yönetimin kavga etmediği kalmadı
Fenerbahçe yönetimi, başta Futbol Federasyonu olmak üzere Türk futbolunun neredeyse bütün unsurlarıyla kavgalı hale geldi. Kulüpler Birliği ile ters düşüldü. Camianın önde gelen isimlerinin bile başkan Aziz Yıldırım'a eleştirisi en çok bu konuda oldu. Ama o geri adım atmadı.
6- Devre arasında bir şey yapılmadı
Takım kötü görüntüsüne rağmen ligin ilk yarısını 7 puan farkla lider bitirdi. Avrupa'da da mücadele devam ediyordu. Devre arasında F.Bahçeliler, yönetimden bir şeyler yapmasını, teknik direktörü değiştirmesini, kadroya takviye yapmasını bekledi. Ama yöneticiler, tam anlamıyla uyudu.
7- Tribünler bölündü silahlar konuştu
İşler ters giderken bir de tribün sorunu ortaya çıktı. Taraftarlar ikiye bölündü. Gruplar arasında yaşanan kavgalara önlem almak için hiçbir şey yapılmadı. Alkmaar maçında tribünde silah sesleri duyuldu. Bu olaylara, başkan destekli Esenler Grubu'nun yol açtığı iddia edildi.
8- Taraftarlarla yönetim inatlaştı
Yönetim çok uzun aradan sonra taraftarlarca protesto edildi. F.Bahçeliler'in "Yönetim bu takım senin eserin" tezahüratını asbaşkan Uslu, farklı kazanılan Bursa maçından sonra yanıtladı: "Bu takım bizim eserimiz." Ama işler kötüye gidince yönetimden bir daha ses çıkmadı.
9- Avrupa'da yine hayal kırıklığı
F.Bahçeliler, takımlarının Avrupa kabusunu da bitirecekleri umuduyla sezona girdiler. Ama takım, Şampiyonlar Ligi ön eleme turunda D.Kiev'e elenerek hüsranla başladı. UEFA'da gruplardan çıktı; üçüncü turda ise Alkmaar'a elendi ve kupa beklerken, yine boynu bükük evine döndü.
10- Final maçları hüsran oldu
Sarı-lacivertli takım 'final özelliği' taşıyan karşılaşmalarda bir kere bile başarılı olamadı. Şampiyonlar Ligi'nde Dinamo Kiev, UEFA'da AZ Alkmaar, Türkiye Kupası'nda Beşiktaş'a elenen Kanarya, ligde de Vestel Manisa, Denizli gibi rakiplerine karşı sahadan hüsranla ayrıldı.
11- Futbolcular çılgına döndü
14 Mayıs sendromu takımın da sinirlerini bozdu. Son haftalarda futbolcular arasında antrenmanlarda ve maçlarda yaşanan tartışmalar 'rutin' hale geldi. Aurelio gibi bir oyuncu bile işi adam yumruklamaya kadar götürdü. Ne Zico ne de yöneticiler bu tatsızlıklara çare bulabildi.
12- Kadıköy'de kablolar kesildi
Sinirleri bozulan sadece takım değildi. Taraftarlar da çıldırdı. Kupadaki Beşiktaş bozgunu sonrası yöneticilerin açıklamalarından etkilenen bazı taraftarlar, Denizlispor maçında yayıncı kuruluşun kameralarının kablolarını kesti. Bu gerilimin geldiği noktayı gösteriyordu.
13- Federasyon ve hakemler
F.Bahçe'yi bu noktaya getiren nedenler arasında elbette dış etkenler de vardı. Federasyon'la ters düşen sarı-lacivertliler, standart dışı cezalarla, hakem hataları ille karşı karşıya geldi. Birçok maçta 'mağdur' oldu. Yani yönetim bazı tepkilerinde gerçekten de haklıydı.
14- Cinnetten önce son ruh hali
Bunların sonunda camia patlama noktasına geldi. Denizli maçından sonra stadın üçte ikisinin yerinde uzun süre sessizce oturması, 'Fırtına öncesi sessizlik' olarak yorumlandı. Hafta sonundaki Beşiktaş maçının da kaybedilmesi durumunda camia gerçekten cinnet geçirebilir.
SABAH 01.05.2007
İşsizlik başa bela,kahrolsun bankalar..
bu taraftarı avutmak değil,klübe gelir sağlamaktır..zate şuanda ülkenin en çok geliri olan klübünün gelirini avrupa düzeyin çekmek için yapılan organizasyonlardan sadece biridir.bu yönden başarılıdır.kindmonster yazdı:euheuehuehuehuissirganotununissirmiyani yazdı:bundan sonra şampiyon denizli ile fenerbahcenin yapacagı maç sonrasında açıklansın
100.yıl bilet çekilişleri bugün resmi web sayfasında açıklandı.taraftarı hediye ile avutuyorlar
kısa bi not:hadi biz çekilişle mekilişle avutuyoruz peki galatasaray ne ile avutuyor
Dünya döner,geçer zaman; hiçbirşey kalmaz ardında...
- issirganotununissirmiyani
- Müdavim Üye
- Mesajlar: 1106
- Kayıt: 01 Haz 2005 00:00
- Konum: nereye
özhan canaydın abimizin bize verdigi 3 yıldızla avutuyoruz kendimiziwolfali yazdı:bu taraftarı avutmak değil,klübe gelir sağlamaktır..zate şuanda ülkenin en çok geliri olan klübünün gelirini avrupa düzeyin çekmek için yapılan organizasyonlardan sadece biridir.bu yönden başarılıdır.kindmonster yazdı:euheuehuehuehuissirganotununissirmiyani yazdı:bundan sonra şampiyon denizli ile fenerbahcenin yapacagı maç sonrasında açıklansın
100.yıl bilet çekilişleri bugün resmi web sayfasında açıklandı.taraftarı hediye ile avutuyorlar
kısa bi not:hadi biz çekilişle mekilişle avutuyoruz peki galatasaray ne ile avutuyor
issirganotununissirmiyani ''değişim başladı anı yaşa'' vodafone gibi oldu behh
- kindmonster
- Müdavim Üye
- Mesajlar: 1115
- Kayıt: 14 Haz 2006 00:00
- İletişim:
Ulusoy'a suç atma sadece.Çünkü o kadar iyi imkanlara sahip futbolcular çok iyi oynamaları gerkirken oynamıyor.Yabancı hastalığını bıraksın yönetim. DAVİD,EDU ve KEZMAN gönderilsin.Onlara verilen paralara yazık.Mehmet Yozgatlı ilk onbirde oynasın.ZİCO gönderilsin.RIDVAN teknik direktör olsun.HİÇBİR SORUN KALMAZ.duayen yazdı:tek kelimeyle yazık...talihsizliklerin yanında ulusoy fedarasyonu takımı bu hale getirmiştir...
İşsizlik başa bela,kahrolsun bankalar..
- issirganotununissirmiyani
- Müdavim Üye
- Mesajlar: 1106
- Kayıt: 01 Haz 2005 00:00
- Konum: nereye
- kindmonster
- Müdavim Üye
- Mesajlar: 1115
- Kayıt: 14 Haz 2006 00:00
- İletişim:
Ali Koç: 2 yıl hak mahrumiyeti, 30 bin YTL.
Aziz Yıldırım: 1 yıl hak mahrumiyeti, 20 bin YTL.
Murat Özaydınlı: 6 ay hak mahrumiyeti, 10 bin YTL
Mahmut Uslu: 1 ay hak mahrumiyeti
Zico: 1 maç men.
Aurelio: 2 maç men.
Fenerbahçe: 1 maç seyircisiz, 30 bin YTL para cezası
Aziz Yıldırım: 1 yıl hak mahrumiyeti, 20 bin YTL.
Murat Özaydınlı: 6 ay hak mahrumiyeti, 10 bin YTL
Mahmut Uslu: 1 ay hak mahrumiyeti
Zico: 1 maç men.
Aurelio: 2 maç men.
Fenerbahçe: 1 maç seyircisiz, 30 bin YTL para cezası
sleeping with the earth my dying bride
zico'ya 4 maç men verselerdi keskejonnathan yazdı:Ali Koç: 2 yıl hak mahrumiyeti, 30 bin YTL.
Aziz Yıldırım: 1 yıl hak mahrumiyeti, 20 bin YTL.
Murat Özaydınlı: 6 ay hak mahrumiyeti, 10 bin YTL
Mahmut Uslu: 1 ay hak mahrumiyeti
Zico: 1 maç men.
Aurelio: 2 maç men.
Fenerbahçe: 1 maç seyircisiz, 30 bin YTL para cezası
Dünya döner,geçer zaman; hiçbirşey kalmaz ardında...
- issirganotununissirmiyani
- Müdavim Üye
- Mesajlar: 1106
- Kayıt: 01 Haz 2005 00:00
- Konum: nereye
ozaman şampiyon olma ihtimalininz olurdu görüyorsunuz fedarasyon taraf tutuyor sırf siz şampiyon olmayın diye zico ya ceza vermiyorwolfali yazdı:zico'ya 4 maç men verselerdi keskejonnathan yazdı:Ali Koç: 2 yıl hak mahrumiyeti, 30 bin YTL.
Aziz Yıldırım: 1 yıl hak mahrumiyeti, 20 bin YTL.
Murat Özaydınlı: 6 ay hak mahrumiyeti, 10 bin YTL
Mahmut Uslu: 1 ay hak mahrumiyeti
Zico: 1 maç men.
Aurelio: 2 maç men.
Fenerbahçe: 1 maç seyircisiz, 30 bin YTL para cezası
issirganotununissirmiyani ''değişim başladı anı yaşa'' vodafone gibi oldu behh