The Cure

Yabancı Müzik Grupları
casey
Müdavim Üye
Müdavim Üye
Mesajlar: 517
Kayıt: 09 Ağu 2003 00:00
Konum: İzmir/odtü

The Cure

Mesaj gönderen casey »

yanılmıyorsam kısa sureli bir hayatı olmuştu bu baslıgın...kapanmaması dılegıyle bırkez de ben acayım :)

kıdemli olan ama kıdemı kadar da tartısılamayacagını bıldıgım ve sayfasının basını alıp gıdemeyecegını umdugum bır grup.

The Cure; “Easy Cure” adıyla; Crawley, Sussex’de ki St Wilfrid’s Comprehensive okulunda öğrenci olan Robert Smith (solist) ve okul arkadaşları, Michael Dempsey (bas) ve Laurence ‘Lol’ Tolhurst’dan (davul) oluşan bir ekiple 1976 yılında kuruldu. Punk’ın ilk alevlendiği yıllarda grup kendine uygun bir çıkış yolu bulduğunda, Albert-Camus’den esinlendikleri ‘Killing An Arab’ın da içinde olduğu albüm “The Peel Session”ı bağımsız bir plak şirketi olan Small Wonder Records’tan 1978 yılının ortalarında yayınladı. Bu parçayla grup; prodüktör ve Fiction Record’un müdürü Chris Parry’nin dikkatini çekmeyi başardı.


1979 yılının Mayıs ayında grup; özellikle 60’lı yılların Brit ritmlerinin bulunduğu ‘Boy’s Don’t Cry’la bir çok müzik eleştirmeninden olumlu eleştiriler almaya başardı. Bir sonraki albüm “Three Imaginery Boys” da aynı olumlu eleştirileri alınca grup; Siuoxsie and The Banshees’le birlikte albümü tanıtmak amacıyla düzenlenen bir konser verdi. Ayrıca bu organizasyona Smiths’de katıldı. Bir başka güçlü çıkış yapan single ‘Jumping Someone Else’s Train’ bağımsız listelerde çok başarılı olurken, uluslararası listelere girmeyi kıl payı kaçırdı.




‘Cult Heroes’ adıyla çıkış yapan ‘I’m A Cult Hero’ single’ı yeterli ilgiyi bulamadı ve single’ın yayınlanmasından sonra basçı Michael Dempsey gruptan ayrıldı. Dempsey’in yerine çok kısa bir süre grupta kalıp daha sonra ayrılan ve gruba Robert Smith’in davetiyle tekrar 1985 yılının 20 Haziran’ında katılan, Simon Jonathan Gallup geçti. (16 Kasım 1979) Bu sırada gruba klavyeci Mathieu Hartley’de katıldı. 1980 yılının baharında Cure, bir rock grubundan çok bir pop grubu kadar para kazanmaya başladı.


“Seventeen Seconds” albümlerinden çıkardıkları; 12 inch’lik single ‘A Forest’ grubun ilk kez İngiltere Top 40’a girmesini sağlarken ikinci güçlü çıkış yapan minimalist bir klasik olan albüm ‘17 Seconds’la grup; Top 20’ye girmeyi başardı. Cure’un çalışmaları; düzenli olarak müzik listelerinin alt seviyelerinde yer almaya başladı. 1981 yılında çıkardıkları “Faith” albümlerinden piyasaya çıkan ‘Primary’, ‘Charlotte Sometimes’ ve ‘Faith’ single’larıyla bulundukları pozisyonu pekiştiren grup, bir sonraki yıl için, yeni çalışmalarının izini sürmeye başladı.


Grubun “Pornography”le yaptığı hamle İngiltere Müzik Listeleri’nde ki yerlerini tehdit etmeye başladı. Fakat bunun yanında grubu ilgilendiren daha önemli problemler de vardı. 1982 yılında; klavyeci Hartley ve bir diğer yeni eleman olan Gallup gruptan atıldı. Yerlerine Phil Tornalley ve Steve Gouldin geldi. Bu sırada Smith geçici bir süreliğine, John McGeogh’un yerine Siouxie and The Banshees’e katıldı. Aynı zamanda grubun ‘Dear Prudence’ adlı parçasına da gitarıyla eşlik etti. Smith, daha sonra Banshees’den Steve Severin ve Jeanette Landray’la Glove’da bir kez daha çalışma imkanı buldu.

1982 yılının Mayıs ayında İngiltere Müzik Lisyelerin’de ilk ona giren albümleri “Pornography” çıktı. Bu sırada albümden ‘The Hanging Garden’ singleları piyasaya çıktı. Ve Simon Gallup gruptan ayrıldı. Gallup’un gruptan ayrılmasıyla Smith, grubun biraz zamana ihtiyacı olduğunu farketti.

Bütün bunlar olup biterken The Cure, albüm çalışmalarına devam etti ve 1983 yılında “Japanese Whispers” adlı albüm piyasaya çıktı. Bu albümden çıkan ve elektronik bir alt yapıya sahip olan ‘The Walk’ single’ı İngiltere Top 20’ye başarılı bir giriş yaptı. 4 ay sonra grup ‘Love Cats’ adlı parçalarıyla ilk ona girmeyi başardı.
1984 yılında bir Cure albümü olarak piyasaya çıksa da aslında Robert Smith’in albümdeki hemen hemen bütün enstrümanları çalmış olduğu “The Top” piyasaya çıktı. Albüm, İngiltere Müzik Listeleri’ne ilk ondan giriş yaptı. Albümden çıkan ‘The Caterpillar’ ise listelerde ilk 20’de yer aldı. “The Top”un turnesinde Cure; davulda Andy Anderson, basta Phil Tornalley, ve gitarda Porl Thompson’dan oluşan bir ekipti. Fakat bazı sebeplerden dolayı turne sonunda Andy Anderson ve Phil Tornelley gruptan ayrıldı. Onların yerine bateride Boris Williams ve gitarda Simon Gallup geçti.

Cure; sadece eklektik ve alışa gelmişin dışında bir müzik yapmakla kalmayıp, yaptıkları bu yeniliklerle çok geniş bir dinleyici kitleside kazanmış oldu. Smith’in ağır göz makyajı, koyu kırmızı ruju ve dağınık saçları; Tim Pope’un grubun parçalarına çektiği klipler kadar dikkat çekiciydi. 1985 yılında grup, o zamana kadar çıkarmış olduğu en başarılı albümü piyasaya sürdü. “The Head On The Door”. Albümden çıkan en başarılı single ‘In Between Days’ oldu. Bu single’ı ‘Close To Me’ takip etti.

Daha önce çıkarmış oldukları singlelarının toplaması olan “Staring At The Sea”yi piyasaya sürdüklerinde grup, bu piyasada kalıcı olduklarının altını bir kez daha çizmiş oldu.

The Cure 1987 yılında Güney Amerika Turnesi’ne çıktı ve burada İngiltere Müzik Listelerin’de Hit Olacak parçaları ‘Why Can’t I Be You’, ‘Catch’ ve ‘Just Like Heaven’ı çıkardı. Bu parçalar çıkardıkları son double albüm “Kiss Me, Kiss Me, Kiss Me”nin içindeydi, aynı zamanda bu albüm İngiltere Müzik Listeleri’nde ilk 40’a girdi.

1988 yılında “The Imaginary Years” adında bir Cure belgeseli piyasaya çıktı.
İki yıl aradan sonra grubun “Disintegration” albümü piyasaya çıktı. Smith’in artık ölmek üzere olan bazı şarkı sözleriyle hazırlanan parça İngitere Listeleri’nde 3 numaraya kadar yükseldi. Bu sırada grup bazı single’larını piyasaya sürmeye devam etti. Bu single’lar; ‘Lullaby’, ‘Lovesong’, ‘Pictures Of You’ydu. Bu single’lardan “Lullaby” için çekilen klip, o yıl düzenlenen Brit Ödülleri’nde en iyi klip ödülünü aldı.
Single’lar ve albümler piyasaya çıkmaya devam ederken grup üyeleri de değişmeye devam ediyordu. Grubun kuruluşunda yer alan ‘lol’ adıyla tanınan, davulcu Laurence Andrew Tolhurst gruptan ayrıldı. Cure Amerika’da verecekleri konserlere devam edeceklerini açıklarken, Robert Smith artık grubun vereceği konserlerde bulunmayacağını söyledi.

1990 yılında; grubun daha önce çıkardığı parçalarının remixlenmiş ve yeniden kaydedilmiş versiyonlarının yer aldığı “Mixed Up” adındaki double cd piyasaya çıktı.

991 yılında Cure, Brit Ödülleri’nde en iyi İngiliz grup ödülünü aldı.

Cure 1992 yılında, Robert Smith, Gallup, keyboard ve gitarda Perry Bamonte, gitarda Porl Thompson ve davulda Boris Williams’dan oluşan bir ekiple “Wish” albümünü çıkardı. Bu albümle Cure, bir kez daha dünyanın en başarılı gruplarından biri olduğunu ispatladı. Albüm, İngitere Müzik Listeleri’ne 1 numaradan, Amerika Müzik Listeleri’ne ise 2 numaradan giriş yaptı. Albümden bir çok müzik eleştirmeni tarafından Cure’un en başarılı single’ları olarak nitelendirilen ‘High’, ‘Friday I’m In Love’ ve ‘A Letter To Elise’ çıktı. Bu albüm için verdikleri konserler “Live” albüm olarak piyasaya çıktı ki bunlardan bir tanesi çok sınırlı sayıda piyasaya çıkan “Paris” konserleriydi.

Haziran 1993’de “Wish” albümünün tanıtım turnesi’nin ardından, Paul Stephen Thompson gruptan ayrıldı. Thompson; ailesiyle daha fazla vakit geçirmek ve uzun yıllar Cure için yaptığı sanatsal çalışmalara ağırlık vermek istediği için gruptan ayrıldı.

Bütün bunlar olurken Cure; “The Crow” filminin soundtrack’i için ‘Burn’ adlı parçayı kaydederken; Jimi Hendrix’in tribute albümü “Stone Free” için ‘Purple Hazel’ın tekrar keydını yaptı.
Bu sırada gruptan daha önce ayrılan Tolhurst; Robert Smith’e, gruba ve plak şirketi Fiction Records’a haklarının ödenmediğini söyleyerek dava açtı. Davayı Tolhurst kazandı ve yüklü bir tazminatla mahkemeden ayrıldı. Dava sürerken, baterist Boris Williams gruptan ayrıldı ve yerine Jason Cooper girdi. Cooper’la birlikte gruba keyboardçu Roger O’Donnel’da tekrar katıldı.

1995 yılında Cure “Judge Dredd” filminin soundtrack’i için ‘Dredd Song’u kaydetti. Grup; XFM’e verdiği desteği de David Bowie’nin ‘Young Americans’ parçasını tekrar seslendirerek gösterdi. Grup aynı yıl üçüncü kez Glastonbury Festivali’ne katıldı.

Festival’den sonra grup; 1996 yılının Mayıs ayında piyasaya çıkacak olan “Wild Mood Swings” albümünün çalışmaları için stüdyo olarak kullandıkları Jane Seymour’a ait malikaneye döndü. Bu albüm çıktığında grupta yer alan üyeler; Robert Smith, Perry Bamonte, Simon Jonathan Gallup, davulda Jason Cooper ve keyboard’da Roger O’Donnell’dı. Albümden, ‘The 13th’, ‘Mint Car’, ‘Strange Attraction’ ve ‘Gone’ adlı single’lar çıktı. Grup albümün tanıtımı için dünyanın çeşitli yerlerinde 100’den fazla konser verdi.

1997 yılının Ocak ayında Robert Smith, çocukluk yıllarının idolü olan David Bowie’nin 50. Yaşgünü için New York’ta - Madison Square’de düzenlenen partiye davet edildi ve sahnede idolüyle bir parça seslendirdi.

Aynı yıl, grubun single’larının toplandığı “Galore” adlı toplama albüm piyasaya çıktı. Albümde ‘Wrong Number’ adlı bonus bir parça da yer alıyordu.

1998 yılında Robert Smith South Park’ın bir bölümünde; dünyayı Mecha Streisand adlı bir şeytandan kurtaran tip rolünde yer aldı. Ayrıca bir Trey Parker/Matt Stone filmi olan “Orgazmo” için ‘A Sign From God’ adlı parçayı kaydetti. Cure ayrıca, Depeche Mode’un tribute albüm için ‘World In My Eyes’ adlı parçayı kaydetti. X-Files’ın albümü için de ‘Something More Than This’ adlı parçayı kaydetti.

Avrupa’nın çeşitli yerlerinde gerçekleşen 12 Festivale katıldıktan sonra grup, Jane Seymour’a ait olan malikaneye geri döndü. 1999 yılında albümün kayıtlarını tamamlayan grup “Bloodflowers”ı piyasaya sürdü.

son albumlerı ıse 2004 te ve kendılerıyle ozdes olmasından oturu adını da the cure verdıklerı albumlerını cıkarttılar.bu albumde eskı sarkıları oldugu gibi yenı kayıtları da mevcut. (bkz: the end of the world)*



*: biyografi -son albume kadar olan %98lik kısım- radioeksen.com dan alınmıstır.

grungy
Müdavim Üye
Müdavim Üye
Mesajlar: 972
Kayıt: 31 May 2004 00:00

Mesaj gönderen grungy »

softcell - tainted love u guzel coverladilar. bi suru parcalarini dinledim ama cogu gibi sadece love song u severim..

casey
Müdavim Üye
Müdavim Üye
Mesajlar: 517
Kayıt: 09 Ağu 2003 00:00
Konum: İzmir/odtü

Mesaj gönderen casey »

ilginçtir öylesine yüce bir grup pek cok kesımce sadece love song coverlarının sahibi seklınde bılınır... son albumu sıddetle tavsıye edıyorum.

Kullanıcı avatarı
Lily
Müdavim Üye
Müdavim Üye
Mesajlar: 368
Kayıt: 19 May 2004 00:00
Konum: tekila cennetinden =)

Mesaj gönderen Lily »

ya aslnda fena diil şarkıları..."love song dışında o süper:)" ama vokal beni rahatsız edio.Sanki çok zoluomuş girtlağını gibi gelio.ÜSrekli bağırıo gibi,şarkı söölüo gibi diil...o nedenle pek hoima gitmio.ama şarkılar hoş..
and we all went to heaven in a little row boat

ollie
Üye
Üye
Mesajlar: 115
Kayıt: 28 Ağu 2004 00:00
Konum: her yerden

Mesaj gönderen ollie »

valla yalan ne söyliim bu gruba bir türlü ısınamadım.vokalden olsa gerek..ne öle marul gibi saçlar gothic makyaj felan ııyyy.vokal değişse belki dinlerim.bide lovesong şarkısını cover'lamayan grup kaldımı acep..
5 Mayıs 2004 — mor ve ötesi’nin son albümünü;
"Yeni Dünya’ya yalan yanlış bir cevap, üsturuplu ama yersiz kaos, samimiyetsiz isyan,
karşılığını amaçsızca arayan ezik bir çığlık" ifadeleriyle tanımlayabiliriz.

Kullanıcı avatarı
intricate_
Üye
Üye
Mesajlar: 14
Kayıt: 05 Ara 2004 01:00
Konum: manisa

Mesaj gönderen intricate_ »

önyargılı dawranmayn derim ben size...
en kısa zamnda son albümlerini ediniicem!!

casey
Müdavim Üye
Müdavim Üye
Mesajlar: 517
Kayıt: 09 Ağu 2003 00:00
Konum: İzmir/odtü

Mesaj gönderen casey »

ollie yazdı:valla yalan ne söyliim bu gruba bir türlü ısınamadım.vokalden olsa gerek..ne öle marul gibi saçlar gothic makyaj felan ııyyy.vokal değişse belki dinlerim.bide lovesong şarkısını cover'lamayan grup kaldımı acep..
marul saclı gothic makyajlı kişi sanırım robert smith oluyor. cure u de cure yapan kişi odur. makyajı bılmem nesı tabı zevke baglı bır sey ama gorsellık bır yana.benzersiz eşsiz kutlu tabir-i caiz ise "üst insan", benım gozumde tabii..

Lily yazdı:ya aslnda fena diil şarkıları..."love song dışında o süper:)" ama vokal beni rahatsız edio.Sanki çok zoluomuş girtlağını gibi gelio.ÜSrekli bağırıo gibi,şarkı söölüo gibi diil...o nedenle pek hoima gitmio.ama şarkılar hoş..
robert amca yı dınleyeceksin ! seklınde bır emire donusturmek ıstemıyorum.ama soylemek ıstedıgım bır sey de var: o gırtlak yaklasık 30 yıldır -sana gore- yırtınıyor ama ılk gunden bu gune gucunu yıtırmedı. hıc bozulmadan... hala aynı yapıda hala aynı sekılde... bu kolay bır sey degıl. en körpe en sünepe halinde bile aynı insan aynı ses.insan kulaklarına da gözlerine de inanamıyor ama gercek boyle... sonuc olarak hosuna gitmeyen sey vokalin tarzıysa dinleme hiç :) (bana ne be naparsan yap dingil 8) )

grungy
Müdavim Üye
Müdavim Üye
Mesajlar: 972
Kayıt: 31 May 2004 00:00

Mesaj gönderen grungy »

ollie yazdı:valla yalan ne söyliim bu gruba bir türlü ısınamadım.vokalden olsa gerek..ne öle marul gibi saçlar gothic makyaj felan ııyyy.vokal değişse belki dinlerim.bide lovesong şarkısını cover'lamayan grup kaldımı acep..


sanane lan tipinden? cumhuriyet memuru musun sen?

Kullanıcı avatarı
The Invisible
Müdavim Üye
Müdavim Üye
Mesajlar: 404
Kayıt: 27 Haz 2004 00:00

Mesaj gönderen The Invisible »

arada acar dinlerim ama cok sık diil...

ollie
Üye
Üye
Mesajlar: 115
Kayıt: 28 Ağu 2004 00:00
Konum: her yerden

Mesaj gönderen ollie »

iyi tamam sizin istediğiniz olsun..süper sesli yüce bir insan kendini önünde saygıyla eğiliyorum..bide sayın casey dingil mingil size hiç yakıştıramadım.bakınız elimde acı biber var sürmek zorunda bırakmayın beni.. :) la granci sende bi sıs yahu..
5 Mayıs 2004 — mor ve ötesi’nin son albümünü;
"Yeni Dünya’ya yalan yanlış bir cevap, üsturuplu ama yersiz kaos, samimiyetsiz isyan,
karşılığını amaçsızca arayan ezik bir çığlık" ifadeleriyle tanımlayabiliriz.

casey
Müdavim Üye
Müdavim Üye
Mesajlar: 517
Kayıt: 09 Ağu 2003 00:00
Konum: İzmir/odtü

Mesaj gönderen casey »

ollie yazdı:iyi tamam sizin istediğiniz olsun..süper sesli yüce bir insan kendini önünde saygıyla eğiliyorum..bide sayın casey dingil mingil size hiç yakıştıramadım.bakınız elimde acı biber var sürmek zorunda bırakmayın beni.. :) la granci sende bi sıs yahu..


dingil lafı tek bir sahsa mahsusdur -sevgılı lilye- kımsecıkler alınmasın ustune... konuya devam...

ollie
Üye
Üye
Mesajlar: 115
Kayıt: 28 Ağu 2004 00:00
Konum: her yerden

Mesaj gönderen ollie »

haaa tamam o zaman,yazDIKlarıMI kendime iade ediyorum.ehue.
En son ollie tarafından 16 Ara 2004 14:58 tarihinde düzenlendi, toplamda 1 kere düzenlendi.
5 Mayıs 2004 — mor ve ötesi’nin son albümünü;
"Yeni Dünya’ya yalan yanlış bir cevap, üsturuplu ama yersiz kaos, samimiyetsiz isyan,
karşılığını amaçsızca arayan ezik bir çığlık" ifadeleriyle tanımlayabiliriz.

Kullanıcı avatarı
Lily
Müdavim Üye
Müdavim Üye
Mesajlar: 368
Kayıt: 19 May 2004 00:00
Konum: tekila cennetinden =)

Mesaj gönderen Lily »

casey yazdı:
ollie yazdı:iyi tamam sizin istediğiniz olsun..süper sesli yüce bir insan kendini önünde saygıyla eğiliyorum..bide sayın casey dingil mingil size hiç yakıştıramadım.bakınız elimde acı biber var sürmek zorunda bırakmayın beni.. :) la granci sende bi sıs yahu..


dingil lafı tek bir sahsa mahsusdur -sevgılı lilye- kımsecıkler alınmasın ustune... konuya devam...
şşş casey...bana bak...bary den telefon numaranı alır sana sabah akşam sapıklık yaparım.Sinirlendirme beni...dingilkızıdingil....dinledim robert'ı dabeğenmiorum bana ne deişsin sesi.Deişirse dinlerim belki alla alla yaaaa :evil: dinlemiorum zati...seni çok fena yapacam görürsün sen...cure alleyhine kampanya başlatcam sana inat :twisted:
and we all went to heaven in a little row boat

Kullanıcı avatarı
seLLerkiLL
Üye
Üye
Mesajlar: 75
Kayıt: 21 Oca 2004 01:00
Konum: istanbuL-ankara

Mesaj gönderen seLLerkiLL »

love song çok tatlı bir şarkı.sanırım bir filmin soundtrackiydi.ama filmi çıkaramadım.50ilk öpücük olabilir
Present yourself, press your clothes,

vicious
Üye
Üye
Mesajlar: 47
Kayıt: 19 Oca 2005 01:00
Konum: istanbul

Mesaj gönderen vicious »

oha.. vokal gitse dinlerim belki? bu nası bi laf ya. o vokal gitse, ki bu şahısın ismi robert smith oluyo, the cure denen bi grup olmaz. marul saclı adam? o da yine robert smith oluyo.. eh ne diyim, onada marul saclı yakıstırmasınız yapanlar var ya.. yani.. saygı duyulması gereken bi adam bence. şimdiye kadar yazılmış, ve yazılabilecek en guzel sarkı sözlerinin altında onun imzası var bi kere. dünyada bu konuda onun kadar yetenekli sayılı adam varken burda yok marul saclı, yok sarkı söylerken yırtınıyo demeniz gercekten komik geldi.

kişisel olarak algılamayın bunları. sadece benim cure'a karsı ve özelliklede robet smithe karsı özel bi hassasiyetim var, laf edilmesini kaldıramıyorum. ama vokale ve gruba laf etmeden önce love song dısında diger sarkılarınıda dinlemenizi öneririm. bide sözleri okuyun. bi süre sonra hak verirsiniz bana. işallah..
vicious will cut your skin and bruise your lips.

Kullanıcı avatarı
morvedelisi
Üye
Üye
Mesajlar: 245
Kayıt: 24 Oca 2003 01:00
Konum: izmir
İletişim:

Mesaj gönderen morvedelisi »

The Cure.. süper bişiy..

213
Müdavim Üye
Müdavim Üye
Mesajlar: 2368
Kayıt: 30 Ağu 2004 00:00
Konum: Beleş bi mezardan

Mesaj gönderen 213 »

Bi ara dinledim biraz.Tarzlarında çok başarılı elemanlar.Klasikleşmiş parçalarının yanında bir çok hoş parçası ve albümü mevcuttur
Boşlukta kemiklerin kanattığı karanlık; Sürekli geceye bölünen saatlerin asıldığı yer. Kıyı boyunca çalınan sabah:Esrik tin.Sehpada unuttum başımı, us yitik..

casey
Müdavim Üye
Müdavim Üye
Mesajlar: 517
Kayıt: 09 Ağu 2003 00:00
Konum: İzmir/odtü

Mesaj gönderen casey »

77 milyonluk dvd lerini gordum dün....üşümüş bir sokak kedisinin sobası tüten kırmızı odaya baktıgı gibi baktım. :roll: korsanını yaparlar mı:)

213
Müdavim Üye
Müdavim Üye
Mesajlar: 2368
Kayıt: 30 Ağu 2004 00:00
Konum: Beleş bi mezardan

Mesaj gönderen 213 »

Çıkar tabi..bekle biraz..Ruslarla bi görüş istersen
Boşlukta kemiklerin kanattığı karanlık; Sürekli geceye bölünen saatlerin asıldığı yer. Kıyı boyunca çalınan sabah:Esrik tin.Sehpada unuttum başımı, us yitik..

vicious
Üye
Üye
Mesajlar: 47
Kayıt: 19 Oca 2005 01:00
Konum: istanbul

Mesaj gönderen vicious »

casey yazdı:77 milyonluk dvd lerini gordum dün....üşümüş bir sokak kedisinin sobası tüten kırmızı odaya baktıgı gibi baktım. :roll: korsanını yaparlar mı:)



eheheh trilogy'den mi bahsediyosun? eger öyleyse bende var o :) kıskan!! :P
vicious will cut your skin and bruise your lips.

Kullanıcı avatarı
demakrotive
Müdavim Üye
Müdavim Üye
Mesajlar: 573
Kayıt: 16 Oca 2005 01:00
Konum: Ankara - Balıkesir

Mesaj gönderen demakrotive »

the cure ...
artık iyi olduklarını düşünüyorum...
En son demakrotive tarafından 11 Şub 2005 21:54 tarihinde düzenlendi, toplamda 1 kere düzenlendi.
şıp şıp şıp şıp şıp şıp... (damlaya,damlaya damlaya damlaya damlaya..) okyanus oldum dum dum dum dum dum tak dum ta tak..

Kullanıcı avatarı
demakrotive
Müdavim Üye
Müdavim Üye
Mesajlar: 573
Kayıt: 16 Oca 2005 01:00
Konum: Ankara - Balıkesir

Mesaj gönderen demakrotive »

tabi o elemanlar
radiohead in marş olan şarkısını (creep) cover yapıp içine bir güzel...
tebrik ederim kendilerini....
şıp şıp şıp şıp şıp şıp... (damlaya,damlaya damlaya damlaya damlaya..) okyanus oldum dum dum dum dum dum tak dum ta tak..

grungy
Müdavim Üye
Müdavim Üye
Mesajlar: 972
Kayıt: 31 May 2004 00:00

Mesaj gönderen grungy »

yeni albumleri geliyor..

casey
Müdavim Üye
Müdavim Üye
Mesajlar: 517
Kayıt: 09 Ağu 2003 00:00
Konum: İzmir/odtü

Mesaj gönderen casey »

bulletproof yazdı:tabi o elemanlar
radiohead in marş olan şarkısını (creep) cover yapıp içine bir güzel...
tebrik ederim kendilerini....



elemanlar dedigin insanlar radioheadden önce de vardı sonra da olacak... radioheadi sevmiyor olamamama, cover edilmiş creep'i dinlememiş olmama ragmen gönül rahatlıgıyla söyleyebılırım ki: helal olsun. ayrıca robert smithin söyleyiş tarzında asla bir eglenme -dalga gecme- edası-olabilecegini düşünmüyorum. ha the cure ün genel olarak soundu senın de hosuna gıtmıyorsa radiohead elemanlarınca bir iltifat olarak bile nitelenme olasılıgı olan bu cover, haliyle hosuna gitmeyecektir.

izmirde olup da bu covera sahip kimseler dolaşmaktaysa aramızda bir sekılde kendisinden edinmek isterim...

Kullanıcı avatarı
morvedelisi
Üye
Üye
Mesajlar: 245
Kayıt: 24 Oca 2003 01:00
Konum: izmir
İletişim:

Mesaj gönderen morvedelisi »

biz berbaber ortak alalım seninle bari o seti casey :D
o kadar güzeller ki..elimden kumandayı bile fırlatmama neden oluyorlar her zaman.. :cry:

Cevapla